Beklenti altı gelen enflasyon verisi ve faiz indirim beklentileri
- GİRİŞ04.01.2025 08:32
- GÜNCELLEME06.01.2025 09:05
Aralık ayı enflasyonu açıklandı. Aylık enflasyon %1.03 (medyan beklenti %1.63), yıllık enflasyon da %44.4 (medyan beklenti %45.2) ile beklentilerin oldukça altında açıklandı. Böylelikle 2024 yıl sonu enflasyonu Merkez Bankası’nın nokta tahmini olan %44’e çok düzeyde yakın gerçekleşmiş oldu.
İlk olarak enflasyonun bu ay neden beklentilerin oldukça altında geldiğine bir bakalım. İlk neden gıda fiyatları altındaki işlenmemiş gıda fiyatlarında son iki aya göre ciddi iyileşme diyebiliriz. İşlenmemiş gıda fiyatları altındaki taze meyve sebze fiyatları Ekim ayında %19 ve Kasım ayında da %30’luk artış göstermişti. İşlenmemiş gıda fiyatlarındaki Aralık ayında ise %1.7’lik düşüş gerçekleşmesi, beklenti altı gelen enflasyonun en önemli kaynaklarından biri olarak görünüyor. Böylelikle Aralık ayındaki ılımlı enflasyonun önemli kaynaklarından biri olan toplam gıda fiyat artışı %1,2 ile son 5 yılın en düşük aralık ayı artışı olarak kayıtlara geçti. Gıda fiyatlarındaki ılımlı artış Merkez Bankası’nın iletişimi ile de uyumlu görünüyor. Hatırlarsak geçen haftaki PPK metninde Merkez Bankası gıda fiyatlarında gerileme olacağına değinerek piyasayı önden hazırlamıştı.
Aralık ayı enflasyonundaki ılımlı hali destekleyen bir diğer unsur da hizmet fiyatlarındaki yavaşlama. Hizmet fiyatları aylık %1.1’lik artışla Ekim 2021’den bu yana en düşük düzeyine geriledi. Yine hizmet alt grubu altında kira fiyatlarında da %2.9’luk artışın yanı sıra diğer hizmetler grubunda da yakın vadeye göre daha yine daha ılımlı bir artış dikkat çekiyor. Tüm bu gelişmelerle birlikte çekirdek enflasyonda da iyileşme eğiliminin devamını görüyoruz. Çekirdek B enflasyonu aylık %1.1 yıllık olarak da %43.9 artarken, yine çekirdek C enflasyonu da aylık %1 yıllık olarak da %45.3’lük artış gösterdi.
Aralık ayı enflasyonunun beklentilerin altında gelmesiyle ilk olarak 2025 yıl sonu enflasyon beklentilerinde de aşağı yönlü revizyonların gelmeye başladığını görüyorum. Gelen enflasyon datası sonrasında 2025 yılı sonu için enflasyonun %30’un altında gerçekleşme ihtimalinin güçlendiğine dair genel bir kabul olduğunu görüyorum. Benim de 2025 yıl sonuna dair beklentim şu anki konjonktüre göre %28.
Tabi gelen enflasyon rakamı sonrasında 23 Ocak’ta yapılacak olan PPK toplantısında Merkez Bankası’nın bir faiz indirimine gidip gitmeyeceği ve eğer gidecekse ne kadarlık indirim yapacağı en çok konuşulan konular arasında yer alıyor. Gelen enflasyon rakamının beklentilerin oldukça altında gelmesiyle Ocak toplantısında Merkez Bankası’nın 250 bp’lik bir faiz indirimi yapacağı beklentisinin oldukça güçlendiğini görüyorum. Piyasa düşük gelen bu enflasyon rakamı ile Merkez Bankası’nın teknik olarak faiz indirimine alanı var diye düşünüyor. Politika faizinin %47.5 ve manşet TÜFE’nin %44.4 olduğunu göz önüne alırsak, Merkez Bankası şu an için gerçekleşen enflasyona göre %3.1’lik pozitif reel faiz veriyor.
Her ne kadar hakim kesim gelen bu düşük enflasyon oranı sonrasında Ocak ayında bir faiz indirimi gelir diye düşünüyor olsa da, Ocak’ta faiz indirimi gelmeyeceğini düşünen ve sayıları çok da az olamayan bir kesim de var gördüğüm kadarıyla. Bu kesime göre Ocak ayında Merkez Bankası iki nedenle faiz indirimine gidemez. İlk neden evet Aralık ayı beklenti altı gelmiş olsa da Merkez Bankası bu düşük enflasyonu gerekçe olarak Aralık ayı faiz indiriminde kullandı. Bu nedenle yeniden bu gerekçeye dayanarak bir indirime gitmesi doğru olmaz. Bu kesime göre Merkez Bankası’nın Şubat’da açıklayacağı Ocak enflasyonu ile aylık enflasyonun ana eğiliminde yeniden yükselme göreceğiz. Bu nedenle de Ocak ayında bir faiz indirimi bu açıdan doğru bir zamanlama olmayabilir.
Peki ben ne düşünüyorum? Geçen haftaki yazımı okuyanlar aslında bu konuda ne düşündüğümü hatırlayacaklardır. Ben Merkez Bankası’nın hem Ocak hem de Mart toplantısında 250 bp’lik bir faiz indirimine gitmesi olasılığını güçlü görüyorum. Buradaki temel gerekçem de Merkez Bankası’nın her ne kadar para politikası aksiyonları için ana çıpaları aylık enflasyonun ana eğiliminde kalıcı ve belirgin düşüş ile enflasyon beklentilerinde kendi beklentilerine yakınsama olsa da faiz indirimlerinde bir diğer çıpa da gerçekleşen ve beklenen yıllık enflasyon olacaktır. Bu nedenle aylık enflasyonun ana eğilimi rahatsız edici bir boyutta yükseliş göstermediği sürece düşen enflasyona göre reel pozitif faiz ayarlama gereği Ocak ve Mart aylarında faiz indirimleri olası görünüyor. 23 Ocak’tan kabaca 10 gün sonra gelecek enflasyon oranı aylık enflasyonun ana eğiliminde geçici
etkiler sebebiyle yükselişe işaret edecek olsa da baz etkisi ile gerçekleşen enflasyon gerilemeye devam edecek. Haliyle kabaca 200-250 bp’lik reel faiz vermeyi planlayan bir Merkez Bankası varsayımım gereği Ocak ve Mart’da 250’şer baz puanlık bir indirim şaşırtıcı olmaz. Hatta artırıyorum Mart ayında Ocak ve Şubat aylarına dair iki enflasyon datasını almış olacağız. Eğer bu iki enflasyonun aylık gerçekleşmeleri beklenenden daha ılımlı olursa Mart ayında 250 bp’nin bile üzerinde faiz indirimi görülebilir.
Haliyle yukarıda anlattığım yol haritası ile Merkez Bankası’nın bu yılın ilk yarısında daha hızlı gerileyen enflasyon nedeniyle daha hızlı faiz indirimine gideceğini, yılın ikinci yarısında ise faiz indirim hızında bir yavaşlama olacağını düşünüyorum. Bu bağlamda 2025 yıl sonu politika faiz beklentim %30. Unutmadan hemen şunu da belirteyim düşük gelen Aralık ayı enflasyonu sonrasında 2025 yıl sonu politika faizi beklentilerinde de aşağı yönlü revizyonlar görmeye başladığımı da paylaşmak isterim.
Filiz Eryılmaz / Haber7
Yorumlar5