- Scrum veya Kanban’ın bütün pratiklerini ve kurallarını işletiyor olsanız dahi yetkin takım üyeleri ile çalışmıyorsanız bu yöntemler size ancak elinizdeki takımla işi yapamadığınızı görünür kılar. Bireyler ve etkileşimler süreçler ve araçlara göre daha değerlidir.
- Süresi kısa olan döngülerle çalışarak sürekli çıktı üretebilmek için geliştirdiğiniz ürün büyüdükçe maliyeti artan aktiviteleri olabildiğince otomatize etmeniz gerekir. Örneğin regresyon testleri.
- Kullandığınız yöntem veya süreçten daha önemli olan şey kullandığınız yöntem veya süreci iyileştirmek için kullandığınız yöntem veya süreçtir.
- Dokümantasyonu değersizleştirmek orta ve uzun vadede size zarar verir. Pek çok çevik ekip için dokümantasyon kötü bir kelimedir. Ancak uzun vadeli ürün başarısı, yeni üyelerin takıma katılmasına, ürün ve takımın ölçeklendirilmesine ve büyütülmesine ve giderek artan sayıda kullanıcı grubu ve paydaşın ihtiyaç ve taleplerinin uzlaştırılmasına bağlıdır. Bu görevler, bilgi paylaşımına izin veren ve tek bir kişinin hafızasına dayanmayan bir mecranız yoksa neredeyse imkansızdır. Akıllı dokümantasyon çevikliğin dostudur.
- Product Owner, Scrum Master, XP Coach gibi rolleri takımda uygun kişilere vermeniz önemlidir. Sadece yöntemin kurallarına uyum sağlamak için bu rolleri “gönüllülük esasına” göre veya “yetkin olmayan kişilerle” doldurursanız sadece şeklen her şey yerli yerinde görünür.
- Gereksinimleri doğru şekilde karşılayamazsanız hangi yöntemi kullandığınızın bir önemi yoktur. Müşterileriniz Scrum veya Kanban kullanmanızı önemsemiyor. “En önemli önceliğimiz (değerli yazılımın erken ve devamlı teslimini sağlayarak) müşterileri memnun etmektir.” diyor Çevik Manifesto.
- Çeviklik ile ilgili ölçtüğünüz tek şey danışmanlık şirketine ödediğiniz para veya takımlarınızın velocity’si ise boşa para ödüyorsunuz demektir.
- İşi yapan insanlar ile (maker) işi talep eden insanları (user) birbirine yaklaştırıp konuşturmuyorsanız hemen bunu yapmaya başlamalısınız.
- Çevik takım üyeleri zihinlerinde “bu benim işim”, “bu benim işim değil” şeklinde bir sınıflandırma yapıyorsa henüz bir “takımınız” yok demektir.
- “Düşündüğünü söylemekten korkmaya başlarsa bir kişi, düşünmekten de korkmaya başlar.” - Vedat Türkali
- Bunu da size bırakıyorum. Buyurun yorumlara…