20 Senenin Yeme ve Yedirmeme Adımları

20 Senenin Yeme ve Yedirmeme Adımları

Dışarıdan bir film izler gibi baktığımda son 20 senenin, bangır bangır "yedirmeyiz" dedikleri yeme ve yedirmeme adımları olarak şunları gördüm.

1. IMF borcu ödendi ki, her üç ayda bir zorunlu olan ve IMF'de kayıtlara geçecek, erişilebilir "raporlama" olmadan, istedikleri gibi yolsuzluklar başlayabilsin. Üstelik "IMF'ye borç verir hale geldik..." sözü ile kendi seçmenlerine de şirin görünüyorlardı.

2. "Babalar gibi satacağız..." cümlesinde kendisini gösterecek olan inanılmaz bir satış başladı. Fabrikalarımız, Türkiye'nin her yerindeki lojmanlarımız, vb ardı ardına ve ederinin çok altında, türlü çeşit usülsüzlüklerle satıldı, el değiştirdi...

3. Bir Lozan yalanı uydurdular; "efendim 2023 yılında Lozan Anlaşması bitiyormuş ve güya madenlerimiz de o sebeple çıkarılamıyormuş! Anlaşma elbette 2023'de bitmiyor ama 2002'de 2300 civarı olan açılmış madenlerimiz, değiştirdikleri Maden Kanunu ile bugün 43.000'den fazla olmak üzere ve çoğu da yabancılara satılmış durumda! Dahası madenlerin çıkarılması için ormanlarımız, topraklarımız zehirlenmekte!

4. Orman Kanununu değiştirip, orman yangınları sonrası yeniden ormanlaştırma yapmak yerine "orman vasfından çıkmıştır" yalanına sığınarak o canım orman arazilerimizi yandaşlarına site, otel, tatil köyü, inşaat alanı vsvs yapmak için verdiler. Milletin olan, yandaşın mülkü oldu!

5. Kuruluş amacının dışında kullanılan devlet bankalarımız, yandaşlara inanılmaz ve geri ödenmeyen, kimi de uluslararası davalara konu olan, krediler sağladı. Köylüye, esnafa, vb ilaç olması gereken bankalar, bir de belirlenmiş faiz yerine belirsiz katılım bankacılığına çevrildi!

6. Yetkin olmayan, hayatında 10 fırın ekmek yese herhangi makama gelmeyecek kişiler, 3-5'şer maaş alacak konumlara "atandılar." Aydınlarımız ülkeden neredeyse yollandılar! Halkın çoğunluğu asgari ücret alıp giderek fakirleşirken, yandaşlar milyon milyon maaş aldılar!

7. "Siz yapın, biz kanunu değiştiririz..." cümlesiyle kendilerini alenen ifade edene kadar, gece yarısı "torba torba" dedikleri kanun değişiklikleriyle ülkenin tüm sistemini "kendileri yeme ve başkalarına yedirmeme" yapısına uygun hale getirdiler... Hukuk ve adalet yok edildi!

8. Topraklarımızı, evlerimizi, sularımızı sattıkları yetmediği gibi, sadece oy ve para kazanmak için militan tipli sözde mültecilere milyonlarca vatandaşlık satışı yapıldı! Öyle ki, yurt dışındaki bu satış reklamları ayyuka çıktı...

9. Son anda 2 milyon mühürsüz oyun referanduma eklenmesiyle gerçekleşen şaibeli seçim sonucunda ülkemizde "partili Cumhurbaşkanı" diye bir makam oluştu. Kendi maaşını bile kendi imzalayan, aklına eseni yapan ve TBMM'ni etkisizleştiren bir CB ile devlet(sizlik) süreci başladı...

10. Projeler adı altında yapılan her hastane, havalimanı, yol, köprü vb, maliyetinin çok çok üstünde yandaşa ihale edildiği gibi, verilen yabancı kur üzerinden garantilerle, devletimiz ve milletimiz 20-25 sene borçlandırıldı!

11. Atanan Bakanlar atandıkları ve atayana bağımlı oldukları için ve atanan bürokratlar da alanlarının uzmanı olmadıkları için, her alanda devlet kurumları işlemez hale geldi. Diplomasiyi, devlet adamlığını bilmeyen kişiler, makamlarında kalmak veya menfaat için her türlü yanlışa doğru der oldular.

12. Bütün bu yeme ve yedirmeme sürecinde, istediklerini rahat rahat yapmak için halkı kutuplaştırdılar. Vatandaş, her gün hassas noktalarına dokunan din veya milliyet vb konular üzerinde "karşısındakiyle düşman gibi" tartışırken, bu yalan-dolan-talan düzeni hızla devam etti! Dahası internette öyle kısıtlamalar koyuldu ki, aleyhlerindeki herhangi gerçeğe hemen yasak geldi, haber yok sayıldı, toplum bilgisiz bırakıldı!

13. Gerçekleri yazanlar, söyleyenler ya FETÖ'cü diye soruşturuldu-hapis edildi, ya ülkeye tehdit diye tutuklandı, ya da gözdağı için 20-30 gün gözaltına alındı. Yandaşlar muhalefet edene, sanki düşman gibi kin ve nefret kusarken, muhalefet edeni de alenen hedef haline getirdiler!

14. Üretim; tarımdan sanayiye hemen her alanda yok edildi. Fındık, pamuk, zeytin, tahıl, vb hemen her şeyin üretimi bitti. Hemen her alanda dışa bağımlı olduk. "Maaşınızı dolarla mı alıyorsunuz" diye milletle eğlenen damat zaten ortalıktan kayboldu!

15. Köyler köy vasfından çıktı, ranta açıldı. Şehirler şehirleşmeden uzak, ranta açıldı. Yeşile, doğaya, insanca yaşama hasret kaldık! Plajlarımız parasız neredeyse girilemez oldu.

16. Hükümet üzerinden maddi yükü atmak için emeklilik yaşını yükseltti, okulları özelleştirdi, üniversiteleri bölüp, parçaladı yandaş vakıflara verdi, hastaneleri şehir hastanesi diyerek özelleşmeye açık hale getirdi ve milleti "hasta garantisiyle" borçlandırdı!

17. Devletin tek geliri zaten yoksun ve yoksul bıraktığı halktan aldığı vergi olunca, 10 TL'lik şeyin halka satışı 100 TL oldu! Öte yanda yandaşların devlete borcu, kredi borçları ve/veya vergileri silindi veya 20-30 sene sonraya ötelendi!

18. Herhangi haleyi almak veya devletle iş yapmak için alınan rüşvetler uluslararası haberlere konu oldu! Ülkemizin itibarı yerle bir oldu. Dürüst ve gerçek yabancı yatırımcı açısından ne ekonomimize, ne hükümete ve ne de adalet sistemimize güven var!

19. Türk lirasının getirildiği durum ve yabancı paraların değer kazanmasıyla ülkemizin kalan varlıkları da yok pahasına yabancıların eline geçmekte!

20 senenin sonunda geldiğimiz an itibariyle;

  1. Hiper enflasyon bitmiyor.
  2. Hükümet açısından israf ve yeme hali bitmiyor.
  3. Alınan dış borçların haddi hesabı yok.
  4. Var olan her varlığımız ya satıldı, ya da satılmak üzere.
  5. Ve önümüzdeki 20-25 sene için de borçlandırıldık!

Gün geçmiyor ki, herhangi yolsuzluk, usülsüzlük veya ahlaksızlık ortaya çıkmasın! Bir zamanlar dile alamayacağımız her türlü şiddet, taciz, tecavüz; fiziksel, maddi veya manevi, tırmanırken, yeme ve yedirmemeye odaklanmış bu kesim yargılanmamanın yolunu bulmaya çalışmakta!

Yukarıda yazdığım her madde, kanıtlanabilir verilere veya yayınlanmış haberlere dayalıdır. Aksini söyleyebilecek herhangi siyasetçi veya vatandaş varsa, memnuniyetle duymak isterim.

Hatta 82 milyon vatandaşın tamamı duymak ister. Son 20 senede neler oldu? Hesap verebilir misiniz?

Jülide Celikkol

MANAGING DIRECTOR AT TALENTPOOL TÜRKİYE

2y

Her maddede tek tek kahroluyor insan.

Yorumları görmek veya yorum eklemek için oturum açın

Deniz Kite adlı yazarın diğer makaleleri

  • AKP Yönetiminde Millet Huzur Bulamaz

    AKP Yönetiminde Millet Huzur Bulamaz

    Dün, eski bir AKP'li Milletvekilinin, kardeşinin aldığı rüşvet için "ganimet" demesine şaşkınlığım ve üzüntüm öyle…

    3 Yorum
  • Kırık Sandalye, Özür ve Gelecek

    Kırık Sandalye, Özür ve Gelecek

    Son günlerde hepimiz, öyle ya da böyle, İmamoğlu’nun Karadeniz gezisi sırası ve sonrasında gerçekleşen olaylar…

    36 Yorum
  • Ukrayna Rusya Özelinde Dünya ve Türkiye

    Ukrayna Rusya Özelinde Dünya ve Türkiye

    Biliyorsunuz, ben eski Doğu Blokunu, dağılışını ve sonrasını yaşayan biriyim. Eski Yugoslavya, Bulgaristan, Romanya…

    3 Yorum
  • Adalet ve Devlet Varsa, Babanın Şikayet Etmemesi Önemsizdir!

    Adalet ve Devlet Varsa, Babanın Şikayet Etmemesi Önemsizdir!

    Ben hukukçu değilim ama hukukun felsefesini okumuş adalet duygusu güçlü bir bireyim. Ve benim anladığım hukuk her…

    4 Yorum
  • Tanrının Yeryüzündeki Hakimi İddiası

    Tanrının Yeryüzündeki Hakimi İddiası

    Dinlerin tek tanrılığının yeryüzü krallığına dönüşmesi elbette kaçınılmazdı. Kralın, tanrının yeryüzündeki temsilcisi…

    4 Yorum
  • Bireysel ve Toplumsal Şok

    Bireysel ve Toplumsal Şok

    Dün poyrazın keskinliği, yağmurun da çokça yağası vardı. Ben hem inanılmaz ıslandım, hem de ısıtılmamış bir motorda 30…

    1 Yorum
  • Bahaneler vs Hayat

    Bahaneler vs Hayat

    Bir arkadaşım özelden yazmış "yapmak isterdim ama şöyle küçük bir yerdeyim ve önüm kapalı..

    1 Yorum
  • Sahiplik, Yanılgıdır

    Sahiplik, Yanılgıdır

    Bu sabah bir FB arkadaşımın bir cümlesine denk geldim: "Allah sizin sahibinizdir." Kesinlikle katılmadığımı okudukça…

    10 Yorum
  • Güvensiz Kişiyle Müzakere

    Güvensiz Kişiyle Müzakere

    Her müzakerenin bir hedefi vardır ve taraflar arasındaki farklılıklar arttıkça veya farklılığın ortak zeminde buluşmayı…

    2 Yorum
  • Beceriler, Yetkinlik ve Kendini Gerçekleştirme

    Beceriler, Yetkinlik ve Kendini Gerçekleştirme

    Herkesin bir beceri alanı var ve tamamen dış etkilerden arınmış olarak sırtınızı geriye yaslayıp, kendinize…

    1 Yorum

Diğer görüntülenenler