AB Yapay Zeka Yasası Kimleri Etkiliyor
AB Yapay Zeka Yasası'nın (YZY) yayınlanmasına az kala bence en önemli soru, yasadan kimler etkileniyor. Yasa özünde pazar denetimi yapıyor; yapay zeka ürünlerinin AB ortak pazarına arz şartlarını belirliyor. Peki kısıtlamalar kimleri etkiliyor, inceleyelim.
Yasa ürünleri 3 başlıkta kısıtlıyor; az sayıdaki tamamen yasaklı uygulamalar, yüksek riskli YZ sistemleri ve genel maksatlı YZ modelleri (GPAI). Bu başlıkların her birini ayrı ayrı değerlendirmek lazım.
Yasaklı Uygulamalar
Yasaklı uygulamalar, NATO'nun meşhur 5. maddesini hatırlatacak şekilde, aynı isimli maddede tanımlanıyor. Subliminal tekniklerle bireylerin karar verme mekanizmalarını etkilemekten, bireylerin yaş ya da özel sosyal durumlarından kaynaklı zafiyetlerinden faydalanmak gibi, kimsenin savunamayacağı uygulamalar bu kategoride.
Yasaklı uygulamalar bunlarla kısıtlı değil. Basına sıkça, üstelik çoğu kez olumlu yansıyan bazı uygulamalar da yasaklanıyor: sosyal puanlama, uzaktan biyometrik tanımlama, genel yüz tanıma, duygu tanıma gibi sistemlerin kamusal alanda kullanımı genel olarak yasaklanıyor. Tabii istisnalar var, hem de bolca. Bir takım özel şartlar ve ihtiyaçlar altında kolluk kuvvetlerine, durumun aciliyet taşıması, sonrasında izin almak ve sadece hedefli olmak şartıyla uzaktan biyometrik tanımlama teknolojilerini kullanma izni veriliyor. Kolluk kuvvetlerinin dışında kullanımı haliyle yasak. AB, vatandaşlarının temel haklarının yapay zekalı teknolojilerle kısıtlanmasına izin vermeye pek niyetli değil.
Diğer taraftan madde 2.2, özellikle sadece askeri, savunma ve milli güvenlik amaçlarıyla kullanılan YZ sistemlerini bu yasanın kapsamı dışında tutuyor. Bireylerin temel haklarına ve özgürlüklerine halel gelmesin diye de not düşülmüş, ama yasak yok. Yasa, haliyle AB hukukunun kapsamı dışında kalan alanlara karışmıyor, ancak bu yasayla yasaklanmış uygulamaların AB'de kurulu şirketlerce başka ülkelerde kullanılmasına da mani olan bir madde göremedim. Neyse, bu başka bir yazının konusu.
Yasaklı sistemler madde 5'te dedik. Geri kalan 83 madde ise ağırlıklı olarak genel maksatlı YZ modelleri ve yüksek riskli sistemler için. On kadar eki de unutmayalım.
Belirtmek lazım ki, yüksek riskli sistemlerle genel maksatlı modellerin tedarikçilerine getirdiği sorumluluklar farklı. Bu yazının amacı, tedarikçilerin karşılaması gereken isterlerden ziyade hangi tedarikçilerin bu yasa kapsamına girdiğini belirlemek. Yani AB YZY hangi yapay zekayı yüksek riskli ve hangisini genel maksatlı buluyor, bunun belirlenmesi. AB siz de buyurun diyor, ama bu kapsamda olmayanların şartları yerine getirmesi zorunda değil.
Genel maksatlı YZ modelleri
Madde 3(44b) genel maksatlı YZ modellerini, çok miktarda veriyle büyük ölçüde denetimsiz (kendi-kendine denetimli) öğrenen, genellik sergileyebilen, kullanıma sunuluş şeklinden bağımsız olarak geniş çerçevede farklı işleri başarıyla gerçekleştirme becerisine sahip ve başka sistemlere ve uygulamalara entegre olabilen YZ modeli olarak tanımlıyor. Tüzük, madde 52a ile büyük etki kapasitesine sahip modelleri ayrıca sistematik risk teşkil eden genel maksatlı yapay zeka modelleri olarak ayrıştırıyor. Her iki kategori için yasada farklı zorunluluklar tanımlanmış durumda.
Yüksek riskli sistemler
Yüksek riskli YZ sistemleri en kısa tanımla aşağıdakilerden oluşuyor:
yüksek riskli kabul ediliyor.
Peki ne var bu eklerde?
Ek II, harmonize AB yasalarından oluşuyor. 1. Kısımda yeni yasama çerçevesine (New Legislative Framework) uygun yasalar var. Kısım bir ve ikinin detay isterlerinde farklar göze çarpıyor, bu sebeple geliştirdiğiniz YZ'nin hangi kısımda olduğunu bilmek önemli.
LinkedIn tarafından öneriliyor
Ek II Kısım 1 Bölüm A
Ek II Kısım 2 Bölüm B
Görüleceği üzere, birlik, henüz yasalarında yer almasa bile tip muayenesine tabi bir çok ürün için tehlikeli sınıfta yapay zeka kullanımını şimdiden YZ yasasının kapsamına alarak pazara sürülecek ürünlerde YZ kullanımını kontrol altına almayı hedeflemiş durumda. Bu başlıklardan bazılarında yapay zeka kullanımına dair insanın aklına örnek bile gelmezken birliğin bunların yasama kapsamına alması, YZ'nın yakın zamanda pazarda ne kadar yaygınlaşacağının iyi bir örneği.
Tabii bir çok harmonize yönetmelik henüz YZ maddeleri içermiyor. İçerdiği durumda YZ yasası kendi şartlarının eksiltilmemesi şartıyla ilgili yasanın tip muayene usullerini kabul ediyor. Ancak mevcut yönetmeliklere henüz YZ ile ilgili hükümler eklenmemişse YZ yasasının koşulları geçerli. İzlenecek yordam ve koşullar için her bir yasanın ilgilileri tarafından detaylı incelenmesi gerektiği aşikar.
Henüz listenin sonuna gelmedik. Yüksek riskli sistemlere dair detaylı bir başlık daha bulunuyor.
Ek III Madde 6(2)'de Tanımlanan Yüksek Riskli YZ Sistemleri
Bu başlık altında yapay zekayı emniyet unsuru olarak kullanan ürünlerin yerini, doğrudan yapay zeka sistemleri ve bunları kullanan yazılımlar alıyor. Bu çerçevede bu yazılımları geliştiren tedarikçiler doğrudan bu yasanın ilgi alanına girmiş oluyorlar.
Yukarıdaki alanlarda geliştirilen ve kullanılan sistemlerin tümü yüksek riskli yapay zeka sistemleri olarak tanımlanarak, tedarikçileri, ithalat ve dağıtıcıları ile uygulayıcıları, yasaca belirlenmiş kurallara uymakla yükümlüdür. Finans, sigortacılık, İK, kamu ve belediyecilik yazılımları geliştiren, eğitim uygulamaları ile kamunun kolluk kuvvetlerine çözüm geliştiren tedarikçilerin yapay zeka kullanımlarında YZY'nı göz önünde bulundurması kaçınılmaz gözüküyor. Yasanın sadece tedarikçileri değil, satıcı, ithalatçı ve operatör sıfatı ile kullanan işletmeleri de bağladığı da unutulmamalı.
Geliştirici, satıcı ya da uygulayıcı olarak bu alanlardan birinde, bahsi geçen şartları karşılayan yapay zeka kullanıyorsanız yasanın sizin için ne gibi kurallar koyduğuna bakmanızı öneririm.
Türkiye'de durum ne olacak?
Dünyanın neresinde yerleşik olursa olsun, çözümlerini AB ortak pazarına sunmayı düşünen tüm üreticiler AB yapay zeka yasasına tabiler. Ancak Türkiye'nin de içinde bulunduğu az sayıda ülke için durum biraz daha karışık. Avrupa Birliği ile Türkiye Cumhuriyeti arasında yürürlükte olan gümrük birliği, sanayi ürünlerinin ticaretindeki engellerin kaldırılmasını emretmektedir. Bu kapsamda Türkiye CE işaretli ürünler konusunda AB teknik mevzuatına uymaktadır.
Yapay zekaya sahip ürünlerin Avrupa pazarına sunulurken CE işaretine uyumunu tanımlayan yasanın da uyum çalışmaları kapsamında yerlileştirilmesi kaçınılmazdır. Uzun lafın kısası, Türkiye Cumhuriyeti çok uzak olmayan bir gelecekte, pazara sunulacak yapay zeka ürünleri ile ilgili, AB YZY ile uyumlu bir tüzük yayınlayacaktır. Bu sebeple yerli yapay zeka üreticileri ve ithalatçıları, AB'ye ihracat düşünmese bile iç pazar açısından yasanın getirdiklerini inceleyerek hazırlıklarını buna uygun yürütmelidir.