CUMHURİYET BAYRAMI VE ANLAMI!
CUMHURİYET BAYRAMI VE ANLAMI! // Ali Berham ŞAHBUDAK
Yaşasın Halk İradesi! Yaşasın Tam Bağımsız Cumhuriyet! Bugün 29 Ekim 2020. Cumhuriyet Bayramının 97, Yıl dönümü Kutlu Olsun Türk Milletine!
Bundan 97 yıl önce bugün, Cumhuriyetimizin kurucu lideri dünya dâhisi ebedi Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ve devrim arkadaşları emperyalist
işgale karşı kurtuluş mücadelesi vererek, köhnemiş, dağılmış, paramparça olmuş yönetim olarak çağını dışında kalmış olan Osmanlı Devleti yıkılmış yerine cağa uygun laik sosyal hukuk devleti olarak cumhuriyet kurulmuş…
18 yıldır Din iman diyerek Türk halkını her fırsata yalanlarla ve aldatan AKP’ tıpkı 1919 öncesindeki Osmanlı yönetim gibi çürümüş ve çağa dışı yönetim anlayışıyla kendini Çağın dışında tutan bir yapısıyla Atatürk’ün kurduğu bu cumhuriyeti halen yönetmekte… Oysa bu cumhuriyet AKP ve bileşenleri cemaat ve tarikatlar + MHP dahil çürümüş yönetim anlayışı tıpkı 1919 öncesinde ki gibi tarihin karanlık sayfasında mutlak yerini alacaktır!
Ve bu Cumhuriyet yeniden cağımıza uygun yönetimle tekrar buluşarak ve Atatürk’ün kurduğu bu Cumhuriyette artık ne Atatürk'e nede cumhuriyet asla bir saldırı ve AKP’li beslemelerce asla bir daha hakaretler edilemeyecek bu vatan ve Atatürk düşmanlarınca tartışılamayacak. Türkiye Cumhuriyeti, Devleti tam bağımsız, laik, demokratik ve eşitlikçi karakterini kayıtsız şartsız ulusal egemenlikten alır.
İşte o ulusal egemenlik bugün, dahili ve harici bedhahların tehdidi altındadır. Türkiyeyi çağdaş uygarlık hedefinden saptırmak ve onu Orta-doğu bataklığına sürükleyerek yok etmek isteyenler, Sevr’de olduğu gibi bugünde iş başındadır. Maalesef bugün Tam bağımsız olan "Devletimizin bütünlüğü ve Türk milletin birliği tehlikededir”.
Cumhuriyetin anlamını ve önemini kavrayamamış teslimiyetçi zihniyet eliyle Cumhuriyetimiz yok edilmeye çalışılmaktadır. Hukuki dayanaktan yoksun ‘’ne istediler de vermedik anlayışının sonucu, devletin en önemli kadrolarının peşkeş çekildiği FETÖ terör örgütü, 15 Temmuz hain darbe girişimiyle bu ülkede unutulmadı!
Diğer yandan AKP iktidarı ‘’ Oslo süreci ’’ ile bölücü PKK ve yanlış Suriye politikası ile gerici IŞID terör örgütleri hem sınırlarımızda hem şehirlerimizde sürekli bir tehlike haline girildiği de unutulmadı! Türkiye Cumhuriyeti bölücü ve gerici tehdit altındadır ve adeta tüm bunları destekler şekilde iktidar sahipleri ‘Başkanlık’ hesapları hayalleriyle' MHP’yi de yanına alan AKP bugün Ülkemizi bir federasyon yönetimine sürüklediği Türk milletince bilinmekte!
Mevcut AKP + MHP olarak Saray iktidarına verdiği destekle bir emperyalist projeyi partisi oldukları açıktır bu yapı kirli ittifak' artık "Türkiye Cumhuriyeti için büyük bir tehdittir” bu tehdit ne siyaseten nede hukuken asla kabul edilemez. Mevcut siyasi iktidar, halkın en temel hak ve özgürlüklerini yasaklamaya çalışmaktadır.
Her devletin doğal olarak sahip olması gereken kendini koruma refleksi, devlete yönelik tehditlere karşı değil; hakkını aramak isteyen, haksızlığa uğratıldığı için demokratik taleplerini meydanlarda dile getirme mücadelesi veren,bayramlarını birlik ve beraberlik içinde el ele kutlamak isteyen halka karşı yöneltilmiştir.
Ancak unutulmaması gerekir ki bugünkü iktidar sahiplerinin bulundukları mevki ve makamların var oluş nedeni, her vesileyle halkın kutlamasını engellemeye çalıştıkları Cumhuriyet’in ta kendisidir. Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘en büyük eserim’ dediği Cumhuriyet, yarınlarımızın güvencesidir.
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesinde tam bağımsızlıkçı, laik, eşitlikçi ve büyük bir millet olma iradesi mevcuttur. Cumhuriyet; teslimiyetçilik yerine tam bağımsızlığı, ümmetçilik yerine ulusçuluğu, kulluk yerine yurttaşlığı, gericilik yerine çağdaşlığı ilke edinenlerin kurduğu bir rejimdir. Böylesi karanlık bir dönemde Cumhuriyetimize sahip çıkmak, yüceltmek ve gelecek nesillere aktarmak her Cumhuriyet yurttaşının görevidir.
Türkiye Cumhuriyetini sonsuza dek yaşaması için tüm çabayı gösterecek ve cumhuriyeti ilelebet mahfaza edecek olan Türk Milletidir Bu anlayış ve kararlılıkla, Cumhuriyetimizin kurucusu da Ebedi Başkomutanımız ulu Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK ve mücadele arkadaşlarını saygıyla anıyor, Ulusumuzun 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını minnetle kutluyoruz. Yaşasın Halk İradesi Yaşasın Cumhuriyet Yaşasın Tam Bağımsız Türkiye!
CUMHURİYET’İN İLANI!
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dönümü Cumhuriyet Bayramı, her yıl Türkiye'nin dört bir yanında törenlerle kutlanırken bu anlamlı günün tarihine yönelik bilgiler de hatırlatılıyor. İşte, 29 Ekim Cumhuriyet Bayram'ının tarihi... Cumhuriyet Bayramı, Türkiye Büyük Millet Meclisinin 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet yönetimi ilan etmesi anısına her yıl 29 Ekim günü Türkiye'de ve Kuzey Kıbrıs'ta kutlanan bir milli bayramdır.
Cumhuriyet Bayram'ının kutlandığı ülkelerde 28 Ekim öğleden sonra ve 29 Ekim tam gün olmak üzere bir buçuk gün resmi tatildir. 29 Ekimlerde stadyumlarda şenlikler yapılır, akşam ise geleneksel olarak fener alayları düzenlenir. 1925 yılında çıkarılan bir kanunla Cumhuriyet'in ilanı günü yeni Türk Devletinin bayramı ilan edilmiştir. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyetin onuncu yılı kutlamalarının yapıldığı 29 Ekim 1933 tarihinde verdiği 10. Yıl Nutkunda, bu günü en büyük bayram olarak nitelendirmiştir.
“Osmanlı Devleti, 1876 yılına kadar mutlak monarşi, 1876-1878 ve 1908-1918 arasında meşruti monarşi ile yönetilmişti”. I. Dünya Savaş'ında yenilgiye uğramasının ardından işgale uğrayan Anadolu'da halkın işgalcilere karşı Ebedi Başkomutan Mustafa Kemal Paşa önderliğinde verdiği Milli Mücadele, 1923 yılında milli güçlerin zaferi ile sonuçlandı.
Bu süreçte, "Büyük Millet Meclisi" adıyla 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplanan halkın temsilcileri, 20 Ocak 1921'de Teşkilat-ı Esasiye Kanunu adlı yasayı kabul ederek egemenliğin Türk ulusuna ait olduğunu ilan etmiş ve 1 Kasım 1922'de aldığı kararla saltanatı kaldırmıştı.
Ülke, meclis hükumeti tarafından yönetilmekteydi. 27 Ekim 1923'te İcra Vekilleri Heyetinin istifası ve yerine meclisin güvenini kazanacak yeni bir kabinenin kurulamaması üzerine Mustafa Kemal Paşa, yönetim biçiminin Cumhuriyet olması için İsmet Paşa ile birlikte bir kanun değişikliği tasarısı hazırlayarak 29 Ekim 1923'te Meclise sundu.
Teşkilat-ı Esasiye Kanun'unda yapılan değişikliklerin kabulü ile Cumhuriyet, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ilan edilmiş oldu. Cumhuriyetin ilanı, Ankara'da 101 pare top atışı ile duyuruldu ve 29 Ekim gecesi ile 30 Ekim 1923 tarihinde başta Ankara olmak üzere tüm ülkede bir bayram havasında kutlandı.
Cumhuriyet ilan edildiği sırada henüz 29 Ekim günü bayram ilan edilmemiş, kutlamalar konusunda bir düzenleme yapılmamıştı; 29 Ekim gecesi ve 30 Ekim günündeki şenlikleri halk kendiliğinden organize etti.
Ertesi yıl, 26 Ekim 1924 tarihli 986 numaralı kararname ile Cumhuriyet'in ilanının 101 pare top atılarak ve planlanacak özel bir programla kutlanmasına karar verildi. 1924 yılında yapılan kutlamalar, daha sonra yapılacak olan Cumhuriyet’in ilanı kutlamalarının başlangıcı oldu. 2 Şubat 1925'te, Hariciye Vekalet’ince (Dış işleri Bakanlığı) düzenlenen bir kanun teklifinde 29 Ekim'in bayram olması önerilmiştir.
Bu teklif Meclis Anayasa Komisyonu tarafından incelendi ve 18 Nisan'da karara bağlandı; 19 Nisan'da ise teklif TBMM tarafından kabul edildi. 628 sayılı bu kanun ile 29 Ekim, Cumhuriyet'in milli bir bayram olarak kutlanması resmi bir hüküm şekline geldi. Cumhuriyetin ilan edildiği gün, 1925'ten itibaren ülke içinde ve dış temsilciliklerde resmi bayram olarak kutlanmaya başlandı.
“AKP iktidara gelene kadar cumhuriyetin ilanı her yıl 29 Ekimde Bayram olarak en görkemli şekilde kesintisiz kutlandı! Ve AKP her milli bayramlarda olduğu gibi Cumhuriyeti ve cumhuriyetin ilanını bir bayram olarak kutlanışının hazmedemeyip her fırsatta hilafeti gündeme getirerek Atatürk'ü ve cumhuriyet devrimlerini tartıştırdı! 28 / 10 / 2020