Düşük kodlu/kodsuz ortamlarda veri sızıntıları nasıl engellenir?

Düşük kodlu/kodsuz ortamlarda veri sızıntıları nasıl engellenir?

Düşük kodlu/kodsuz (LCNC) yazılım platformları, vatandaş geliştiriciler tarafından uygulama geliştirmeye olanak tanırken, çoğu zaman güvenlik denetimlerinden kaçan "göl mühendisliği" projeleri oluşturur. LCNC çözümleri ise çevikliği ve yeniliği teşvik ederken, aynı zamanda önemli riskler de oluşturur ve bunların başında veri sızıntıları gelir.

LCNC platformları

LCNC’de veri sızıntı riski LCNC ortamlarındaki en büyük güvenlik endişelerinden biri; hassas varlıkların yanlışlıkla ifşa edilmesidir:

  • LCNC ile oluşturulan raporlar, veri portalları ve yapay zeka ajanları gibi varlıklar, istemeden herkese açık hale gelebilir ve kritik verilerin açığa çıkmasına yol açabilir. Resmi eğitim almamış vatandaş geliştiriciler, bu tür ifşaların boyutlarını fark etmeyebilir.
  • Otomasyonlar, hassas verileri yanlış bir şekilde işleyebilir ve bu verileri, onaylanmamış alanlarda, örneğin bir çalışanın OneDrive'ında veya geniş erişime açık bir SharePoint sitesinde saklayabilir. Bu da güvenlik ve uyumluluk ihlallerine yol açar. Bazı iş akışları, veriyi iletmek için şifrelenmemiş kanallar veya güvensiz protokoller kullanır, bu da riski artırır.
  • Deneyimsiz LCNC geliştiricileri, hassas verileri yanlışlıkla dışarıya paylaşabilir; kurum içi bilgileri kişisel e-posta ile göndermek, dosyalara veya SharePoint listelerine anonim erişim bağlantıları oluşturmak ya da giden URL’lerde gömülü kimlik bilgilerini açığa çıkarmak vb.

Geleneksel güvenlik kontrolleri neden yeterli değil?

LCNC platformları, geleneksel güvenlik araçlarının erişiminin dışında çalıştığı için BT ekiplerinin veri akışlarını izlemeleri ve politikaları uygulamaları zorlaşır. Başlıca zorluklar ise şöyle sıralanabilir:

Tıkama noktalarının olmaması: Geleneksel DLP çözümleri uç noktaları ve geçitleri izler, ancak LCNC veri akışları bu kontrolleri tamamen atlar.

Kontrolsüz paylaşım: Kullanıcıların, Google Drive veya SharePoint gibi platformlarda depolanan dosyalar için paylaşım bağlantıları oluşturması yaygın bir durumdur. Bu bağlantılar, denetim olmadan hem iç hem de dış paylaşımlar için kullanılabilir. Bu da DLP korumalarını ve diğer güvenlik önlemlerini bypass eder.

Hızlı dağıtım: Vatandaş geliştiriciler, yeni uygulamalar ve otomasyonlar oluşturmakta hızlıdırlar ve çoğu zaman standart güvenlik protokollerine uymadan bunu yaparlar. Daha büyük organizasyonlarda, bu durum yüzlerce veya binlerce takip edilmemiş uygulama ile sonuçlanabilir, her birinin veri sızdırma potansiyeli vardır.

Bu zorluklar, organizasyonların geleneksel kontrollerin ele almadığı boşlukları kapatmak için LCNC'ye özel güvenlik önlemleri benimsemeleri gerektiğini gösterir.

LCNC'de veri sızıntılarını azaltma

LCNC ortamlarının sunduğu benzersiz riskler göz önünde bulundurulduğunda, veri sızıntılarını en aza indirmek için bazı en iyi uygulamalar şunlardır:

  • LCNC uygulamaları üzerinden verilerin hareketini izleyen izleme sistemleri uygulayın. Verilerin kaynaktan hedefe doğru nasıl hareket ettiğini haritalayarak, güvenlik ekipleri herhangi bir olağandışı hareketi tespit edebilir ve olası bir sızıntıyı önceden fark edebilir. Bu görünürlük, potansiyel sızıntıları önceden belirlemek için önemlidir.
  • LCNC veri akışlarının, kurumsal depolama alanları veya güvenli API'ler gibi onaylı, izlenen kanallar üzerinden gerçekleşmesini zorunlu kılın. Bu, güvenlik kontrolleri, örneğin DLP ve erişim kaydı ile uyumu sağlar, görünürlük sağlar ve ifşaat ya da yetkisiz erişim risklerini azaltır.
  • LCNC platformları tarafından oluşturulan halka açık kaynakları (portallar, botlar, raporlar gibi) tespit etmek için mekanizmalar oluşturun. Bu varlıkları gözden geçirerek, hassas kurumsal verileri ifşa etmediklerinden emin olun.
  • LCNC uygulamalarını paylaşım bağlantıları, API'ler veya dosyalar gibi halka açık hale gelebilecek kaynaklar için sürekli olarak kontrol etmek için sistemler uygulayın. Periyodik taramalar, yeni güvenlik açıklarını ortaya çıkarabilir, organizasyonların kaynak erişilebilirliğindeki değişiklikleri hızla tespit etmelerini sağlar.
  • Otomasyonların kapsamını sınırlayarak riski azaltın. Örneğin, hassas veri depolarına erişimi kısıtlayın veya yalnızca belirli kullanıcı gruplarının iş akışları oluşturmasına izin verin. Katı izinler uygulayarak, organizasyonlar yetkisiz veri ifşası olasılığını en aza indirebilir.

LCNC güvenliğini ölçeklendirme

LCNC’nin benimsenmesi hızla artıyor, bazı organizasyonlar her yıl binlerce uygulama ve otomasyon geliştiriyor. Bu büyüme, güvenlik profesyonelleri için, LCNC ortamlarını yeniliği engellemeden güvence altına alma zorluklarını getiriyor. Bu konuda şu stratejileri uygulamak faydalı olacaktır:

Merkezi denetim: LCNC uygulamaları ve otomasyonlarının gözden geçirilmesi ve onaylanmasından sorumlu merkezi bir sistem veya ekip oluşturub. Bu ekip, yeni uygulamaların güvenli bir şekilde oluşturulmasını ve veri koruma standartlarına uygun olmasını sağlamak için bir denetim noktası işlevi görebilir.

Güvenlik denetimlerini otomatikleştirme: LCNC kullanımının ölçeklenmesiyle birlikte, manuel denetimler bir darboğaza dönüşebilir. Yeni iş akışları ve paylaşım bağlantıları için güvenlik kontrollerini otomatikleştirerek, potansiyel riskleri ortaya çıkarken yakalayın. Otomatik inceleme süreçleri, ekibinizin yeni otomasyonların üstesinden gelmesine yardımcı olur.

Düzenli denetimler yapma: Rutin denetimler, izlenmeyen uygulamaları keşfedebilir ve iş akışlarının güvenlik protokollerine uygun olup olmadığını kontrol edebilir.

LCNC için bir yazılım geliştirme yaşam döngüsü (SDLC) süreci oluşturma: LCNC platformları için güvenli bir SDLC oluşturun, güvenlik ekipleri ve geliştiricilerle birlikte çalışarak. Erken tespit ve iyileştirme odaklanarak, geliştirme sırasında güvenlik açıklarını tespit eden araçları kullanın.

Yorumları görmek veya yorum eklemek için oturum açın

Diğer görüntülenenler