Eğitimcinin Asistanı Yapay Zeka

Yapay zekanın eğitime entegrasyonu ve sınıfta öğrenenlerle kullanımı üzerine düşünürken, aslında eğitimcilerin öncelikle kendi yapay zeka okuryazarlıklarını geliştirmesi ve öncelikle kendi işlerinde bu teknolojiyi kullanmalarının önemine inanıyorum. Bu yaklaşım, eğitmenlerin yapay zeka konusunda deneyim kazanmalarını ve güven duymalarını sağlayarak, öğrencilere daha iyi bir rehberlik sağlayabilecekleri anlamına geliyor.

Yapay zeka, eğitimciler için muhteşem bir üretkenlik aracı konumunda. Daha önceki gönderilerimden birinde, McKinsey'nin Global Teacher and Student anketine dair sonuçları paylaşmıştım. Bu ankete katılan eğitimciler, haftada 50 saatlik çalışma sürelerinin sadece yüzde 49'unu öğrencilerle bir araya gelerek geçirdiklerini belirtmişler. Geri kalan yüzde 51'lik dilimde, eğitimciler planlama, materyal geliştirme, notlandırma gibi işler için arka planda çalışıyorlar. Dolayısıyla, yapay zeka sayesinde büyük zaman alan işlerde verimliliğimizi artırmanın mümkün ve gerekli olduğunu düşünüyorum.

Öğrenme bilimcisi Dr. Phillipa Hardman'ın yaptığı ankete göre de, öğretimsel tasarım profesyonelleri yapay zekayı en çok eğitim materyali geliştirme aşamasında kullanıyorlar. Video üretimi, içerik taslakları oluşturma ve metinden quiz soruları oluşturma gibi durumlarda yapay zekanın etkili bir şekilde kullanıldığını belirtmişler. Gönderiye buradan erişebilirsiniz.

Bunun dışında yapay zekanın eğitimde kullanımı şu alanlarda özellikle değer yaratacaktır:

1. Planlama ve tasarım süreçleri: ChatGPT gibi araçlarla beyin fırtınası yapabilir, süreçleri tasarlayabilir ve hatta OpenAI üzerinden kendi GPT'nizi oluşturarak spesifik ihtiyaçlarınıza özel bir bot bile geliştirebilirsiniz.
2. İçerik üretimi: Öğretimsel videolarınızda, görsel oluşturmada veya soru ve sınav hazırlamada yapay zekayı kullanabilirsiniz.
3. Öğrenmeyi kişiselleştirme ve farklılaştırma: Farklı öğrenme ihtiyaçlarına uygun planlar veya materyaller geliştirebilirsiniz.
4. Ölçme ve değerlendirme yöntemleri geliştirme: Yapay zeka, farklı ölçme ve değerlendirme yöntemlerinin geliştirilmesinde rol oynayabilir.

Bu işleri yaparken eğitimciler için en önemli noktalar neler?

• Yapay zeka okuryazarlığı: Bu teknolojinin nasıl çalıştığını ve dil modellerinin nasıl işlediğini anlamak, kısıtlamalar, yanlılık, etik gibi konularda bilgi sahibi olmak önemli. Okur yazarlığınızı artırmak için daha önce paylaştığım bir makaleye buradan göz atabilirsiniz.
• Alan uzmanlığı: Eğitimcilerin sahip olduğu uzmanlık, yapay zekanın ürettiği işlerde kaliteyi değerlendirmede çok önemli. Uzmanlık lensi ile bakılmadan hiçbir yapay zeka üretimi çıktıyı doğrudan kullanmayı doğru bulmuyorum.
• Prompt yazabilme: İlk çıktığı ismiyle, prompt engineering tabiri hiçbirimizin gözünü korkutmasın, kimsenin mühendis olmasına gerek yok:) Sadece, hiç bilgi sahibi olmayan birine yapmasını istediğiniz şeyi en temelden anlatır gibi komutlar verebilmek gerekiyor. Burada prompt yazma ile ilgili kısa bir rehber paylaşmıştım. Burada ise ChatGPT ile eğitim süreçlerinde nasıl bir iş birliği yaptığımı yazmıştım.
• Eleştirel düşünme: Elde edilen çıktıları eleştirel bir gözle değerlendirme yeteneği yine çok kritik. Böylece çıktıyı geliştirebilir, revize edebilir, veya gerekirse hiç kullanmamayı tercih edebilirsiniz. Son söz her zaman eğitimcide.

Yapay zekayı eğitimde kullanmak, öğrencilere daha iyi bir öğrenme deneyimi sunmanın yanı sıra eğitimcilerin de işlerini daha verimli bir şekilde yapmalarına olanak tanıyor. Bu nedenle, yapay zeka konusunda bilgi sahibi olmak ve bu teknolojiyi etkin bir şekilde kullanmak, yaptığımız işleri bir adım daha ilerletmek için değerli olacak.