HEDEF GERÇEK Mİ?

HEDEF GERÇEK Mİ?

Günümüzde artık yabancı dilin gerekliliği üzerine yazmaya gerek kalmadı fakat eğitim sistemimiz söz konusu olduğunda durum ortada; ders olarak öğretilen yabancı dil tüm yeteneklerin gelişmesine fırsat vermediğinden ve sadece öğrencide sınavı geçecek kadar öğrenmenin yeterli olacağı düşünüldüğünde, sınav geçince geriye atılan bilgiden başka hiç bir şey olmuyor. Kullanılmayan dilin ömrü iki yıldır. O yüzden TOEFL olsun IELTS olsun tüm bu ve benzeri sınavlarda geçerlilik iki yıldır. Arada hiç kullanılmamış olursa bilgi yok olacaktır.

Sonra iş hayatı başladığında karşımızda bir engel gibi görünen yabancı dil duvarı çıkmakta o yoksa işe giremezsiniz. İstanbulda çok çalışanlı firmalarda ise, işi ile hiç ihtiyacı ve kullanacağı hiç bir alan olmasa dahi insan kaynakları departmanının en büyük eleme kriteri olarak kabul edildiği gün gibi ortada. Dil bilenin hep bir artısı var belki lazım olur. :) Aynı şekilde firma içinde de çalışanlarının da yükselme kriteridir.

Toplumsal yaşamımızda; bizim hamurumuz, hep istemek üzerine kuruludur. İsteriz ve sadece isteriz. İstemek istemiyorum dediğimizde dahi bir istekte bulunmuş olup karşıtını kendi kapsamına alan bir durumdur  İSTEMEK.

Üç yıl önceki bir dergide sayfaları karıştırırken algıda seçicilik Eray Beceren’in “Yolculuk Nereye?” adlı yazısına denk geldim. Konumla ilgili kısımlar aynen aktarıyorum.

*****

“Doğal olarak bu tür konuları konuşurken en sık aklıma gelen hedef koyma konusu "yabancı dil öğrenmek" oluyor. Çünkü bu konu çok kişinin hayallerini, hedeflerini süslüyor, herkes konunun önemini kabul ediyor, ama çok kişi bu hedefe ilerleme konusunda ciddi zorluklar çekiyorlar.

Şöyle düşünün; İngilizce öğrenme konusunda karar verdiniz, araştırmalar yaptınız ve şartlarınıza uygun bir kursa kaydoldunuz, ilk günler hatta ilk kurlar, yeni dostluklar ve yeni heyecanlar ile keyifle geçiyor. Önce arkadaşlardan tacizler gelmeye başlıyor "eee haftanın her akşamı kursa mı gideceksin? Bu yaştan sonra alim mi olacaksın?" Sonra iş yerinden tacizler gelmeye başlıyor "Biz çalışıyoruz, sen kurs bahanesi ile mesai biter bitmez çıkıp gidiyorsun." Bu tacizlerin desteği ile kararlılık ve azminiz kırılmaya başlıyor. Halbuki sekizinci kurdan sonra yurtdışı kurslarına gitme hayalleri kuruyordunuz. Ve karar veriyorsunuz "1-2 ay ara vereyim evde çalışırım, sonra kaldığım yerden devam ederim." Bugün başlarım, yarın başlarım derken iki ay geçiveriyor. "Yok yok böyle olmuyor bu kez kesin başlıyorum" diyorsunuz ama maalesef o . kararlılığı gösteremiyorsunuz. 1-2 ay ara veririm derken, bakıyorsunuz 6 ay geçmiş. Daha fazla zaman kaybetmeden hemen kursa gidip seviye tespit sınavına gireyim diyorsunuz. Sonuç hiç de iç açıcı değil "2-3 kur geriye düşmüşsünüz. Belki pes ediyor, belki de "çok zor bu iş, İngilizce bilmeyenlere iş yok mu?" diyerek kendinizi avutuyorsunuz.

Çok kolay bir şey var aslında. "Yapanlar nasıl yapıyor? istersem, çalışırsam, gayret sarf edersem, ben de yapabilirim." demek ve hemen bu sabah o muhteşem hedefinize yeniden odaklanma şansınız her zaman var. Seçme özgürlüğü tamamen sizde.

Hedef belirlerken göz önünde tutmamız gereken bazı soruları bu çerçevede gözden geçirirsek;

Bunu gerçekten çok istiyor muyum? Bunu ben istiyorum. Ailem ve çevrem beni bu konuda destekliyor. Bunun bedeli çok çalışmak, gayret sarf etmek. Lisan konusunda kurs ve kurs dışı faaliyetler ile çaba göstermek. Bu amaçla özel hayatımdan zaman ayırmak durumundayım.

Bu istediğime ulaşmak için neleri nasıl yapmalıyım kısmı ise iyi planlama yapmak ve etkin uygulamadan geçiyor.

Planlama için bize şu başlıklar yardımcı olacaktır.

Hedefim nedir? İngilizce seviyemi 201... sonuna kadar, sektör ile ilgili gelişmeleri takip edebilecek ve bu konuda konuşabilecek, tartışabilecek seviyeye gelmek, TOEFL sınavından % 80'in üzerinde başarı sağlamak.

Hedefim ile ilgili "Başarı Alanları" nelerdir? Bu hedefimle ilgili olarak temel İngilizce, İngilizce dil bilgisi, anlama ve konuşma becerileri, sektör İngilizcesi gibi alanlarda gayret sarf etmek.

Başarı alanlarını gerçekleştirecek "Görevler" nelerdir? Her başarı alanında yerine getirmem gereken görevleri ayrı ayrı belirlemek, Temel İngilizce alanı için görevlerden biri "İngilizce Dil Kursuna" devam etmek olabilir.

Görevlerin tamamlanabilmesi için yapılacak faaliyetler nelerdir? "İngilizce Dil Kursuna" devam etmek görevi ile ilgili faaliyetleri yerine getirmek. Burada faaliyetler için bir zaman belirlenmiştir. .... günü saat 14:00 de seviye tespit sınavından sonra kursa kaydını yaptır. Kayıt işleminden sonra istenen kitap ve kırtasiyeleri al. ..... gününden itibaren her Cumartesi-Pazar günleri 10:00-12:00 saatleri arasında kursa devam et. Bu şekilde yapılan planlamayı takvimimize aktarabiliriz.

Bunların hepsini yaptık bu güne kadar ama sonu gelmiyor diyenleri duyar gibiyim. Tek bir şeye ihtiyacımız var. Hedefimizle ilgili olarak yapılması gereken şeyi, yapılması gereken zamanda isteseniz de istemeseniz de kendinize yaptırabilmektir. Bu kadar basit.

"Denilebilir ki hiçbir şeye muhtaç değiliz, yalnız tek bir şeye çok ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak." (1923, İzmit) (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 63)”

****

Eray Beyin yazısını hedeflediğimiz her konu için aslında uygulayabiliriz. Ancak İngilizce öğrenmek sadece istemekle olmadığı istemenin bir yaşam tarzı olarak hayat bulması gerektiğini yılların tecrübesine bağlayarak çok net bir şekilde bende söyleyebilirim. Öncelikle hedef çok net olmalı ve bir proje gibi yaklaşıp tüm süreçlerinin planlaması yapılmalı. Oruç tutmak için niyet çok önemlidir. Hatta niyet edilmemişse kabul görülmez denir. Çok hoşuma giden bir cümledir  “Niyet ettim, niyet eyledim orucumu Allah için tutmaya”. Hedef belli hedef için istek belli ve hedefe yönelik harekete geçilmiş yani eylem belli...

Peki hedefiniz gerçek mi? Neden İngilizce öğrenmek istiyorsunuz. Öğrenmek için zaman ayırabilirmisiniz ve bu doğrultuda planlı çalışmaları yürütebilir ve hayatınıza bu süreçleri organize edebilirmisiniz. Dönüp dolaşıp ben öğrenemiyorum diyorsanız hazıra konmak istemediğinizden emin misiniz. Matrix icat edilmedi :) Hızlıca beynimize yabancı dil yüklemesi yapılamıyor ama bir gerçek şu ki günlük düzenli spor yapar gibi 40 dakika ayırarak istediğiniz hedefe ulaşmanız mümkün. Hemde haftada 1 saat eğitmenle buluşarak. Siz isteyin biz planı yapalım siz uygulayın ve öğrenin hem de tüm yetenekleriniz aynı ölçüde gelişsin. Bu nasıl mümkün olur diyorsanız bizi aramaktan çekinmeyin... 0533 687 16 10 Tolga Dişkaya

Yorumları görmek veya yorum eklemek için oturum açın

Niyazi Tolga DİŞKAYA adlı yazarın diğer makaleleri

Diğer görüntülenenler