Hikaye nerede başlar?
Sıkıcı bir günün ortasında posta kutunuza yeni bir ileti ve toplantı daveti gelir. Çalıştığınız veya hizmet verdiğiniz kurum sizden bir sürecin veya ürünün tasarlanmasını veya geliştirilmesini istemektedir. İşte hikaye tam olarak burada başlamaz!
Katılımcılar ile bir araya gelirsiniz size işleyişi aktarırlar. Genelde üstüne toplantı yapılan süreç aslında hemen hemen her zaman dünyanın en önemli konusu haline gelmiştir. Beklendiği üzere toplantıya katılan herkesin konuya ilişkin en az bir fikri muhakkak vardır! Söylenen hemen her şey kendi içinde bir hizalanmaya henüz girmemiş ve eşit önemdedir.
İşin, sürecin veya ürünün çözdüğü, çözeceği, çözmeyi vadettiği, edeceği vb. sürüsüne bereket beklentinin içinden eğer şanslıysanız ilk toplantıyı takip eden 2 veya 3 toplantı sonrasında işin amacını öğrenir, sorunu belirler, gereksinimleri bir sıralamaya sokar üstünde el sıkışmaya en yakın hale gelirsiniz. İşte hikaye tam bu noktada yine başlamaz.
Bir iş biriminden size Hamlet'i anlatmasını isterseniz size şu şekilde anlatacaktır.
"Danimarka prensi Hamlet, babasının ölümü üzerine intikam yemini ediyor. Delilik taklidi yaparak gerçekleri ortaya çıkarmak için planlar kuruyor. Sevgilisi Ophelia trajik bir şekilde intihar ederken, Hamlet Claudius'u öldürmeye kararlılıkla ilerliyor. Gertrude da zehirli içki içerek hayatını kaybediyor. Norveç prensi Fortinbras tahta geçiyor. Skandal dolu bu olaylar, Danimarka sarayında büyük bir sarsıntı yaratıyor."
LinkedIn tarafından öneriliyor
Bu hikayede yanlış tek bir kelime yok. Öte yandan hikayenin anlatılmayan pek çok detayı olduğu da aşikar. Size hep söyleyecekleri şey de şudur "Sizden istediğimiz bu kadar basit". Tahmin edeceğiniz üzere hikaye tam bu noktada da başlamaz.
Ürün sahibi, analist, ürün yöneticisi veya sorunu çözecek kişi olarak yapmanız gereken şeyin Hamlet'i sahnelemek olduğunu düşünün ve oyunu size müşteri veya iş birimlerinin anlattığını varsayalım. Kabus gibi değil mi?
Hamlet'in amcası Claudius'u dua ederken öldürme fırsatı eline geçtiğinde bunu yapsaydı hızlıca sona gelirdik. Ancak hiçbir süreç bu kadar kolay ilerlemez. Hamlet'i bir üçüncü sayfa haberi değil de bir şaheser haline getiren de işte bu dolambaçlı yoldan yürümesidir.
Üstünde çalışılan ürün veya süreç bizi sonuca götürürken karşılaşılan ilk farklılıkta süreç çatallanır. Farklı durumlara farklı çözümler bulmanız ve her halükarda sonuca ulaşmanız gerekir. İşte hikaye tam da burada başlar.
Ürün veya sürecin tasarımında Ophelia'nın ölümünün gerekliliği eminim çok tartışılacak :)