"SEX SELLS"

"SEX SELLS"

“SEX SELLS” “CİNSELLİK HEP SATAR”!

Gerçekten de öyle! bu ayki yazıyı hazırlarken birkaç tespit yaptım ama inanın, bariz yüzüme çarpan ilk tespit bu oldu! İkincisi neydi diye sormayın çünkü ikincisine gerek bile kalmadı, birincisi her şeyi unutturdu zaten.

Geçen aylarda “bayan popo” Nicki Minaj’dan o garip gereksiz video klibinden bahsetmiştim ya, aslında çok da gereksiz değilmiş....Bu seneki MTV ödül törenini sunmasına çıkan bir vizeymiş. E tabi American Idol yarışmasında jüri olması da destekliyor ama nereden baksanız çılgın rapçiyi şimdi göz önüne sokan yemekte salçası sonra daaaa kalçasıııı!! Sonra performanslara baktım, Jessie J, Ariana ve Nicki...Miley Cyrus, bunların hepsi “acele evden çıkmış” gibiler. Şimdi bazılarımız soruyor, “neden seslerine değil de daha çok görselliklerine dikkat ediliyor ve onlarla ilgili haber yazılmış” diyor. Biliyorum bu bizi biraz farklı bir sohbete götürür ama ne olursa olsun, doğru veya yanlış tek bir çıkış var, o da, ticaret! Yatırımlar hayra yapılmıyor. Eh, kadın erkek oldukça da güzellikler hep ön plana çıkarılacak, fanteziler yaratılacak. Ama öbür taraftan da güçlü ses Aretha Franklin gibilerini de unutmayalım. Şimdi Aretha’yı da “Respect” parçasında kalçasını kameraya dayamış, eliyle kalçasına şaplatırken düşünemiyorum bile....! J) Sonuçta birileri bu sektörden para kazanıyor. Doğru veya yanlış demeyin ama haklısınız, yakışanı var, yakışmayanı var! (Aretha örneğindeki durum gibi, sanırım bu gece rüyalarıma girecek o kare!)

MTV ödül töreninde Ariana en iyi şarkı ve en iyi kadın şarkıcı kategorilerinde ödül kazananlardan oldu. Nicki Minaj hem sundu, sekiz faklı, şanssız tasarım kıyafetlerle! (hiiiiç tarzım değilsin diye bağırmak istedim) J)

Amaaa en iyi hip hop dalında da ödül almasına engel olmadı kötü dikişler ve ilk şarkıda patlayan fermuarlar! One Direction bir çok ödülü süpürdü yine, en iyi pop, en iyi performans, en çok fanı olan kategoride bir numaraydı. En çok fan! Tanrım dünyanın yaş ortalaması bu kadar mı küçülmüş!! Tabi ki Enrique Iglesias’ımızı kim unutabilir, onsuz yazı olur mu!! En iyi Dünya Sahnesi kategorisinde 100 milyondan fazla albüm satışıyla yine en önde yerini aldı! En iyi erkek kategorisini, Justin Bieber üstlendi (sanırım en iyi ÇOCUK diye bir kategori yok ondan...:-)))

Gelelim benim hayret ettiğim bir kategoriye...çok sayıda ulusal ve uluslararası ödül törenleri sundum ve sunuyorum ve bazı organizasyonlarda mantığımın almadığı son dakika kategorileri olabiliyor, işte bu “talihsiz” kategorilerden biri, “Ona da bir şekilde ödül vermek istedik” kategorisi.... “Mesaj veren en iyi şarkı” ( yahu ne zamandan beri böyle bir kategori var...nasıl yani!) Cevabı daha da ilginç.....Beyonce ve “Drunk in Love”. Allah Allah dedikten sonra şarkıyı dinledim ve mesajı anlayamamayı bırak, cümle geçişlerinde “neden ki, ne alaka, ne biçim mesaj bu” bi Fransız oldum. “Herhalde ben anlayamadım dinleyerek bir de seyredeyim” dedim. Hahahah seyredince anladım neden seçildiğini.... E klibe siz de bir göz atın isterseniz... sahilde, “evden acil çıkmış” transparan bir Beyonce....anammm dedim....Mesaj çok NET!..mesaj alınmıştır J)

Mesaj ve söz olayına pek fazla takılmayan, müzik sektörün en çok para kazanan kadını Beyonce yeni bir klip çekti. Herkesin yine deli gibi paralar döküp yapacağını beklerken o daha popüler bir iş yaptı, bence fikir güzel ama içerik biraz boştu. Sanki sabah kalkmış kendi kendine dans ediyor ve klibin dans rutinlerini çalışıyor gibi kendisini çekmiş bir kamerayla, (tabii bu arada bunu yaparken yine bir uzun kollu süeter ve leopar kilot, baldır bacak) (ha yanlış anlamayın, güzel, estetik duruyor ve samimi olmuş klip, “7/11”) AMA klibin sonunda şarkının neyle ilgili olduğunu veya müziği hatırlamıyorsunuz. Belki de istenen, hedeflenen algı da müzik ve sözler değildir. Ama bak, yine başa sarmayın yine, “Tamam da o zaman bu kadar yetenekli, sesine hakim insanlardan beklentimiz sadece baldır ve de bacak değil” diye! Siz dünyanın neresinde bir erkeğin satış stantının üstüne çıkıp kafasına sutyenleri takıp “İkizlere takkeee” diye pazarlandığını gördünüz? Doğru yanlış, aklınızda kalıyor mu, güldürüyor mu, konuşuluyor mu, işte o kadaaaar...dinamikler kültüre, millete göre kuruluyor (Ana fikir neymiiiiş, Mart sayısına baldır bacak bir fotoğraf çekimi ayarlatmalı ekibime. Aslında araştırma amaçlı bir “BALDIR- BACCAK” isimli çalışmaya imza atabilirim..kafaya da sutyen hahaha...hemmen çalışmalar başlasın. Telefonu eline alır, menajeri Tülin’i arar!)

Bu arada Beyonce’nin yeni albümü 24 Kasım’da çıktı, “The Platinum edition”

Günde 60.000 pound yani yaklaşık 204.000 TL (kura göre değişir bu tabii J ) kazanmak ister miydiniz! Vauf, her gün bir yerlerden ev alabilirsiniz düşünsenize! Evet bu parayı kazanan var, sadece sen veya ben değiliz...HENÜZ! Sir Paul McCartney olunca bu para da senin oluyor. Şirketi 27 milyon pound net ciro yapınca şirketin direktörü olarak 7 milyon poundCUK sadece maaş alıyor, bir de şirketten diğer kazançlarıyla 15 milyon pound da oradan ödendi. Bunların yanına ek olarak da geçen ayın başında bir sosyal sorumluluk projesinde sahne alması için 1 milyon dolar aldı...Ay fenalaştım haberi okurken ve yazarken...neyse bizim de gönlümüz zengin, sağlığımız yerinde, ailemiz yanında, sağlıklı evladımız, arada çıldıran sevgililerimiz, karılarımız, kocalarımız var...( tipik avunma ve avutma cümlelerimiz nasıl hahah?)

Bu arada yüksek maaş alanlardan biri de Lilly Allen. Kendi şirketi olan Lilly Allen, Tom Odell ve Amerikalı grup Cults’ın yapımcılığını yapıyordu ama şirketi kapandı. Sanatçılarının çoğalmasını beklerken şirketinin kapanması iyi olmadı tabi ama kendisi ve Tom Odell başka bir yapım şirketiyle kariyerlerine devam ediyorlar. Şirketinden Lilly aylık 100.000pound maaş alıyordu...yaklaşık 345.000TL (bir bardak soğuk su molası lütfen!)

Janice Joplin’in hayatı beyaz perdeye yansıyacak ama Janice’i kim canlandıracak kesin değil. Amy Adams o isimlerden biri- bence çok hoş durur, beğendiğim kızıl aktrislerden biridir. (Ben de özledim kızıl rengini, soğuk kış aylarında ateş arıyor gözüm...ben bunu bir düşüneyim...) Filmin çekimlerine 2015’de başlayacaklar, haberler aldıkça iletirim.

Filmlerden bahsetmişken Miley Cyrus bu sefer de “Free the Nipple” (“Memeyi Özgür bırakın”) filmi için eski şarkıcılardan, Melanie Safka’nın şarkısı, “Look what they’ve done to my song, ma” (“Bak şarkıma n’aptılar anne”) adlı parçayı coverlayacak. Filmin içeriğini merak etmekle beraber.....”MESAJINI” daha çok merak ediyorum hahaha !!

Bu aralar öne çıkan şarkıcılardan birisi de Eminem. Genel rapçilerin aksine Eminem’i aileye kadınlara daha saygılı diye bilirdim ama maalesef son zamanlarda o da sapıtmış...”Shady XV” albümünde Iggy Azalea’yı da sözlerinde kullanmış. Güzel bir iş çıkacak diye beklerken Iggy’ye tecavüz etmek istediğini ve abuk subuk birçok şeyi yapmak istediği isimleri de sıralamış. Tabi Iggy buna seyirci kalmayıp hemen twitterdan cevabını vermiş rapçiye. Sonunda da “özellikle rahatsız edici olansa erkek kardeşimin Eminem hayranı olması ve Eminem’in de ablasına şarkıda tecavüz etmek istemesidir” diye bitirmiş. Bu arada Eminem Lana Del Rey’i de bir Freestyle rapinde de tehdit etmiş ve Aguilerayı, Britney Spears’i, Mariah Carey’i, Amy Winehouse’u ve birçok kadın şarkıcıyı da buna dahil etmiş....ne oluyorsa Eminem’e yakında “Clean out edecekler his closet”ını!

American Idol takip edenler varsa hemen ileteyim, senelerdir jüride oturan “çikolatalı renkli” jürimiz Randy Jackson 13. sezonda emekli oldu. Düşünsenize on iki senedir televizyonda aynı işi yapıyorsunuz! Ama on iki senedir de çok tutan bir yarışma ve daha da devam edecek! Mariah ile Nicki’li jüride kadınlar arasında ciddi çekişme ve didişme olduğundan (bu arada kadınlarla çalışmak kadar zor bir şey yoktur herhalde, ama o da başka bir yazının konusu!) Yazık Randy de bir tampon görevi görüyordu. Bu sene ona da gerek kalmadan yeni ekiple yola devam edilecek. (Bence Randy’nin içi çekildi artık arada kalmaktan, kaçarak ayrıldı J) Jennifer Lopez, Keith Urban (Nicole Kidman’ın kocası) ve Harry Connick Jr. American Idol jürileri olarak 13. sezonda karşımızda olacak.

19 Kasım’da çok önemli bir ödül verildi! Tony Bennett, Leann Rimes ve Boyz II Men, Billy Joel’ın klasikleşmiş parçalarından bir Medley söylediler ve Amerika’nın en prestijli ödülü olan “Gershwin’ın popüler şarkı Ödülü”nü Billy Joel’a takdim ettiler. “Piano Man” geceye damgasını vurdu, ne çok severim o parçayı!

Çok kritik ve üzücü bir haber var ama umarım bu yazı çıkana kadar güzel haberler gelmeye başlar, gelecek aya haberini veririm. 54 yaşındaki Bono Central Park New York’da bisiklete binerken kaza yaptı. Bono’nun glakom hastası olduğunu ve ondan gözlük taktığını söylemiştim hatırlarsanız. Çok hızlı giderken kaza yapması, acaba bir anda görüşte mi sorun yaşadı sorusunu sokuyor kafama. Çok ciddi bir kaza atlatmış Bono, yüzünde kırıklar var, birkaç kemiği kırılmış, üst kol kemiği kırılıp deriden de çıkmış, kemikleri birbirine bağlamak için 3 metal plaka ve 18 vida kullanmışlar. Doktorlar tamamen iyileşeceğini ama ciddi bir fizik terapi isteyeceğini söylemiş. Bono ve ekibinin Jimmy Fallon (favori talk Show hostum!) showu için New York’da olduğunu ama bu durumda çıkamayacaklarını söylediler...umarım çabuk iyileşir.

En büyük hayal bir şarkıcı için sanırım Las Vegas’da şov yapmaktır! Mariah Carey’de onlardan bir tanesi. American Idol’la beraber tekrar canlanan Mariah, Las Vegas’ı çok istemesine rağmen New York’dan uzaklaşmayı sevmiyor ve istemiyor. Las Vegas’a taşınmayı hiç istemiyor. Ohooo, Mariah’cığım, biz de bir değiş vardır, “hem cam kenarı olsun, hem ucuz olsun hem de yolda dur teyzemi öpücem” olduuuuu!!....neyse o bir mucize bekleye dursun, Jennifer Lopez’in 72 şov ve şov başı 350.000 dolara Las Vegas için anlaşıldığı dedikoduları dönüyor. J. Lo da yakışır Vegas’a... görmek isterim. Ama hiç biri Celine Dion’un rekorunu kıramaz gibi geliyor, bakalım Celine’e kim yaklaşabilecek.

Müzikallerden haber vermeden olmaz!! Bu aralar müzikal sektörü canlanıyor gibi, farklı tiyatro grupları farklı müzikal projeleri çıkarmaya hazırlanıyor ve ben seyrettikçe, daha fazla bilgi aldıkça aktaracağım. Ama seyrettiğim bir müzikal var ki, onu da ballandıra ballandıra anlatmadan geçemeyeceğim. Eğer keyifli bir gece geçirmek ve geçirtmek istiyorsanız o zaman her Perşembe-Cuma Zorlu Center’da Nederlander tiyatrosunda oynanan “Seni Seviyorum, Mükemmelsin, Şimdi Değiş” müzikaline gidin! Çok yetenekli müzikal tiyatro oyuncularının harika bir performans sergilediği, çok pratik, zekice yapılmış dekorun, ışığın ve mizansenlerin kullanıldığı, sıkmayan çok keyifli bir müzikal.

Veeee biraz da benden haberler, eh ne de olsa müzik ve tebessüm dedik, hazırlıklarının hala devam ettiği müzikal stand up gösterim Ocak ayında Garaj İstanbul sahnesinde sizlerle buluşacak. Detaylar gelecek aya J) Bol müzikle, mesajlarını anlayabildiğiniz müzik ve kişilerle geçirin ayınızı, gelecek ay yine beraberiz...

Yorumları görmek veya yorum eklemek için oturum açın

Diğer görüntülenenler