ZARA Hızında Tedarik Zinciri İçin 5 Basit Öneri
ZARA 1975 yılında kurulmuş ve şu anda Inditex grup altında faaliyet gösteren bir tekstil perakende firması. Şu anda 86 ülkede 1770 mağaza ile yılda 450.000.000 adet ürün dağıtımı yapıyor. Mevcut sistemde her mağaza haftada iki kere sipariş veriyor ve bu siparişler Avrupa içinde 24 saatte Amerika ve Asya ülkelerinde yaklaşık 40 saatte mağazada oluyor. Bu kadar yüksek adetler için muazzam süreler. Karşılaştırmak gerekirse Türkiye etrafında kara yolu ile gidilebilecek ülkelere olan transit süre 2 günden başlayıp 12 güne kadar uzayabiliyor. Böyle bir sistem kurmak tabii ki satış, üretim, planlama ve tedarik zincirinin beraber koordinasyonu ile mümkün olabiliyor. Ama temel prensibi özetlemek gerekirse buradaki temel faktör hız!
Hızlı Hızlı ve Daha Hızlı!
Perakendede herkesin bildiği gibi ürünü en hızlı şekilde vitrine yerleştiren kazanıyor. Global ısınmanın havaları iyice değiştirdiği ve belirsizleştirdiği bu günlerde en hızlı şekilde reaksiyon vermek çok daha önem kazanıyor. Tedarik Zinciri ise tam bu esnada devreye giriyor. Konuyu çok dağıtmamak için Tedarik Zincirinde talebin doğru değerlendirilmesi, planlama ve üretim kısımlarına fazla girmeyeceğim.
Türkiye’de perakende sektörünün tedarik zincirine bakış açısı daralan kar marjı ve rekabet yüzünden daha ucuzu bulmak üzerine odaklandı. Daha ucuz depolama, daha ucuz nakliye ve daha ucuz katmak değerli hizmetler… vb. Oysa Zara’nın Tedarik Zincir sistemine baktığımızda Avrupa’da üretim yaparak (yüksek işçilik maliyetleri) ve üretilen ürünleride sevk etmek için (en pahalı nakliye tipi olan) uçak maliyetlerine katlanıyorlar. BU şekilde hem pazara yakın oluyorlar (Çin hariç). Hem de en hızlı şekilde değişikliklere tepki verebiliyorlar. Zara’nın tedarik zinciri en hızlı ve en ucuz hizmetin aynı anda olamayacağının ve yükselecek tedarik Zincir maliyetlerinin getiri ve götürülerinin hesaplandığı en güzel örnek. Sevindirici bir şekilde son zamanlarda bu durum Türk perakendecilerinde de görülmeye başladı. Örneğin bir perakendecimiz bana (maalesef adını veremiyorum) Afrika’ya yaptığı nakliyelerde 5 günlük bir kısalmanın satışlarında çift haneli artış kazandırdığını belirtti. Ve artık daha hızlı opsiyonlara yöneldiklerini sevinerek görüyorum. Peki satışları artırmaya yönelik olarak tedarik zincirine hız kazanmak için neler yapılabilir? Zara kadar komplike bir sistem kurmadan önce elimizdekileri değerlendirmeyi öneriyorum. İşte basit birkaç öneri:
Pazara Yakın Olmak
Artık Türk perakendecileride global oyuncular haline geldiler. Birçok ülkede mağaza açtılar. Bu ülkeleri iyi analiz ederek ve gümrük mevzuatlarını iyi inceleyerek orta bir noktada bir dağıtım merkezi açmak pazara yakınlık ve iade yönetim çözümleri açısından iyi bir çözümdür. Defacto ve LCW’nin Kazakistan’da açtıkları dağıtım merkezi buna bir örnek olarak gösterilebilir.
Hızlı Nakliye Ama Nasıl?
Eğer hacminiz dağıtım merkezi depoları açmaya yetmiyorsa o zaman nakliyeler konusunda hızlanmanız gerekecek. Yukarıda da belirttiğim gibi 12 güne kadar transit sürelerden bahsediyoruz. Bunu kısaltmanın en basit çözümü şoför sayısını artırarak (piyasada çift şoför olarak adlandırılıyor) yapılacak nakliyelerdir. Bu tip nakliyeleri özellikle İspanya ve Fas için tavsiye ediyorum. Maliyet tabii ki bir faktör ama satış artışı ve maliyeti karşılaştırmak gerekiyor.
Gümrüklerdeki tıkanıklıktan sorunundan en az etkilenmek;
Denizyolu
Özellikle son günlerde yaşanan mülteci krizi ile gümrüklerdeki beklemeler dikkate alınması gereken gecikmeler haline geldi. Bunu çözmenin en basit yolu olabilecek minimum sayıda gümrükten geçmektir. Dolayısı ile eğer yolunuz üzerinde deniz yolu var ise kesinlikle denizyolunu terci edin. Örneğin Belarus’a ürün gönderilecekse. Türkiye’den Ukrayna’ya denizyolu ve daha sonra kara yolu ile Belarus’a gitmek tercih edilebilir.
Araç Tipi
Bir diğer yöntem ise TIR yerine gümrüklerde daha az takılan bir araç olarak Panelvan ile sevkıyat yapmaktır. Şu anda gelen talep üzerine Fas’a kadar Panelvan ile sevkıyat yaptığımız müşterilerimiz var.
Gece Dağıtımı
Hep uluslararası dağıtımdan örnek verdim mağaza içi hızı artırmak içinse sevkıyatların gece yapılması çok uygun bir çözümdür. Gün içinde yapılan sevkıyatlarda ürünler ne kadar erken gelirse gelsin Alışveriş merkezleri açıldıktan sonra ürünler teslim olmakta ve mağaza için yerleşimler alışveriş süreci başladığı anda yapılmaktadır. Bunu engellemek için geceden alışveriş merkezlerinden izin alınarak yapılan dağıtımlar gündüz ilk iş olarak vitrine yerleştirilecek ve müşteri geldiği anda satış süreci başlayabilecektir.
Görüldüğü üzere sistemi çok değiştirmeden de hızı artırmak mümkün olabiliyor. Kabul ediyorum önerdiğim her yöntemin ek bir maliyeti var. Ama gecikmelerden dolayı satış fırsatını kaybetmenin maliyeti çok daha büyük değil mi?