Daha Esnek ve Uyumlu Olmak İçin 4 İpucu
Çoğu kez plan yapmak ve bunların gerçekleşmesi için çalışmak en doğru yöntem gibi gözükür. Doğrultuya ve hedeflere sahip olmak, istediğimiz gibi bir hayatı yaşamak ve başarıya ulaşmak için son derece önemlidir. Ancak göz ardı etmememiz gereken çok önemli bir unsur daha var: değişim. Hiçbir şeyin beklediğimiz gibi gitmediği, planların alt üst olduğu, değişim dalgasının bizi adeta sürüklediği bir halde bulabiliriz kendimizi. Böyle anlarda dalgalara karşı yüzmek için çırpınmak yerine gidişata uyumlanmak ve esneklik göstermek, kıyıya çarpmak yerine tahmin edebileceğimizden çok daha iyi bir noktaya gelmemizi sağlayabilir.
Hayatın ve içinde sonsuz bilinmezlik barındıran insan ilişkilerinin kimi zaman önümüze koyduğu zorluklar karşısında esnek kalabilmek ve her şeyi kontrol edemeyeceğimizi fark etmek bizim için bir öğrenme olabilir. Hangi durumlarda ne kadar kontrole sahip olduğumuzu kestirmemizi ve sağduyulu hareket etmemizi sağlayabilir. Esneklik ve uyumluluğu da yaşamınıza getirebilmeniz için 4 ipucunu sizlerle paylaşmak istiyorum.
1.Olumlu düşünceleri ve ihtimalleri zihninizde canlandırın.
Karamsar olmak hiçbirimizin doğuştan gelen bir özelliği değildir. İyimser olmak ve olumlu düşünmek bir seçimdir ve böyle bir zihin yapısına sahip olmak pratik ile mümkündür. Bizi günlük hayatımızın, rutinimizde bulduğumuz o konfor alanının dışına çıkartacak her şey bizde bir tedirginlik yaratabilir. Bu adımı attığımızda neyin kötü gidebileceğini düşünerek kendimizi geri çekebiliriz. Bu olasılıklar kadar olumlu senaryoları zihnimizde canlandırmak değişime karşı daha objektif bir tavırda olmamızı sağlayıp karşılaşacağımız durumlarda katı bir bakış açısına saplanmamızın önüne geçebilir.
2.Algılarınızın sınırlarını keşfedin.
Esneklik çoğu kez dünyayı farklı insanların gözünden ne kadar görebildiğimiz, kendimizi onların yerine ne kadar koyabildiğimiz ile ilgilidir. İnsanların davranışlarını izlemek, onların fikirlerini dinlemek için vakit ayırabilirsiniz. Karakterlerin derinlemesine incelendiği kurgu eserleri okumak ya da izlemek de bir kişinin zihnine ve perspektifine açılan bir pencere olabilir.
3.Yapılacaklar listenizi gözden geçirin.
Ajandanızda bir günde yapmayı düşündüğünüz kaç madde var? Programınız doluysa ve her öneriye “Meşgulüm” yanıtını veriyorsanız, hayatınızda yeni bir şeyi deneyimlemek için yer açmıyorsunuz demektir. Durum böyleyse, beklenmedik herhangi bir zorluk sizi ciddi bir strese sokabilir. Sürekli meşgul ve yorgun olmak sizi bir fırsatı değerlendirmekten veya herhangi bir değişime uyumlanmaktan alıkoyar ve yıpranmanıza sebep olabilir. Gerçekten o gün tamamlamanız gereken işleri, yakın zamanda gerçekleştirmeniz gereken projeleri ve biraz daha uzun vadeli isteklerinizi düşünüp makul bir yapılacaklar listesi oluşturmayı deneyebilirsiniz.
4.Sabah ya da akşam rutinlerinizi değiştirmeyi deneyin.
Günlük rutininizde yapacağınız ufak farklılıklar bile sizi her zamanki kalıbınızdan çıkmanız için harekete geçirebilir. Yapmayı hedeflediğiniz küçük bir adımı atarak başlayabilirsiniz. Akşam yemeğinden sonra televizyon ya da bilgisayarın karşısında içtiğiniz kahveyi pencereyi açıp hava almak ve meyve suyu içmek ile değiştirmek bile gününüze bir değişim getirecek, daha büyük adımlar atmanız için size ilham verecektir.