FOTOVOLTAİK İMAJ

Günümüzde ekonomik büyüme ve teknolojinin ilerlemesiyle birlikte artan tüketim değerleriyle mevcut bir enerji açığı ortaya çıkmıştır. Bu enerji açığının gelecekte de benzer oranda artacağı öngörülmektedir. Mevcut ve artacak olan enerji açığıyla birlikte enerji çok daha değerli bir hale gelecektir. Tüketicinin talebi kendi enerji ihtiyacını karşılamaya yönelik olmasıyla birlikte en kolay ulaşılabilir enerji olan güneş enerjisi dikkatleri üzerine çekmiştir. Bununla birlikte güneş enerjisiyle elektrik üreten fotovoltaik sistemler günümüzde oldukça popüler ve merak uyandıran bir hale dönüşmüştür.

           Oluşan enerji açığıyla birlikte elektriğin birim değeri artmıştır ve bu artışın bedeli faturalara kaçınılmaz yansımıştır. Tüketicinin büyük bir kısmı bu değer artışıyla ay sonunda ödeme yaptıkları faiş elektrik faturaları üzerinden yüzleşmiştir. Benim bu yazıyı yazmakta ki amacım ise fotovoltaik sistemlerin fatura karşılığından daha çok arka planda kalan ama önemi büyük olan "Fotovoltaik Sistemlerin İmajını" yansıtan asıl değerleri ön plana çıkarmaktır.

           Demek istediğim; Fotovoltaik sistemin tek ya da en büyük muhatabı faturalarınız değildir. Bir ülke kendi enerjisinin ne kadarını karşılayabiliyorsa o kadar gelişmeye açık, ilerlemeye hazır, teknolojide bağımsız ve bilim için alt yapısı gelişmeye müsaittir. Aslında tüm bu bahsedilen niteliklerle geleceğe yönelik ekolojik, ekonomik, teknolojik ve bilim alanlarına yatırımlardan bahsediyoruz. Tüm bu değerler bütünü fotovoltaik sistemin fatura karşılığı kadar somut olmasa da bilincinde olunması ve üstünde durulması gerekilen asıl konulardır.

Gerekli enerjinin; yeterli miktarda, kesintisiz, en az maliyetle, çevreye en az zarar veren yöntemlerle ve güvenilir bir şekilde temin edilmesi, enerji politikasının temel amacıdır. Bu kapsamda enerji bir politika haline dönüşmüşken bu ihtiyacı yerli kaynaklardan karşılayabiliyor olmak bir güç haline gelmektedir. Ancak özeleştiri yapmak gerekirse; Türkiye bu konuda hala yeterli bilince ve hassasiyete sahip değildir. Yerli enerji kaynaklarına yönelim yerine ağırlıklı olarak dış enerji kaynaklarına bağımlılığın sürdürülüyor olması, ülkenin geleceği önünde büyük bir set oluşturmaktadır. Ayrıca enerji arz güvenliği sorununu sürekli olarak gündemde kalmasına neden olmaktadır. Türkiye coğrafi konumu itibariyle güneş enerjisi potansiyeli oldukça yüksek değere sahiptir. Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için elimizde ki en büyük imkan olan “Güneş Enerjisini” kullanmak bizi diğer ülkelere kıyasla ekonomik anlamda da oldukça yukarı taşıyacaktır.

Tüm bu bahsedilen değer nitelikleri doğrultusunda yenilenebilir enerji sistemi olan fotovoltaik enerjinin yaygınlaşmasını bizler sahip olduğumuz bilinci yayarak sağlayabiliriz. Bu bilinci ülke vizyonumuza yerleştirebildiğimiz taktirde, geleceğimiz için büyük bir adım atmış olacağız.

Gelecek refahımızın; yaptığımız bilinçli birikimlerin elinde olduğunu unutmamalıyız ve kendi içimizde fotovoltaik enerjinin önemini ve gerekliliğini benimsemeliyiz.