Geçenlerde, ofisten bir arkadaşımla sohbet ediyorduk…

Birlikte çalıştığımız insanlardan açıldı konu... 25 yılı aşan profesyonel hayatımda ("Gelen evrak beklemede" pozisyonunda bir EYT'li de olarak :)), bir arada çalıştığım, gerek ekip arkadaşlarım, gerekse farklı departmanlarda çalışan arkadaşlar bakımından çok şanslı olduğumu, bunca yıl hep iyi insanlara denk geldiğimi söyledim. Kendisi de her zaman bu kadar şanslı olamadığını, kuyu kazan, yüzüne gülüp toplantıya girdiğinde gömme vaziyetine geçen, mesai bitiminde "kim hala masasında oturuyor" diye kontrole çıkan insanlarla karşılaştığından söz etti.

İş hayatında bence çok iyi maaş almanın ötesinde bir öneme sahip; “nasıl bir ortamda çalıştığın”... İlk gün seni nasıl karşılıyorlar, bir şey danışmak istediğinde ya da bir sorunun yanıtını aradığında; yanında birini bulabiliyor musun? Stres altına girdiğinde, iki laf etmek için “hadi bir kahve içelim, gel biraz dertleşelim” diyeceğin birileri var mı? Ya da tam işe dalmışsın, gözlerin hafif flulaşmış, sağında oturan bir arkadaşın, seni güldüren bir espri patlatıyor mu aniden? Gülüyor musunuz kahkahalarla birlikte? O iki dakikalık mola, seni diriltiyor mu ekran başında yeniden? Durduk yere masanda sürpriz bir kahve buluyor musun? Ya da sen içinden gelerek bir arkadaşına içini dökebiliyor musun? Yanıtın evet ise; gerçekten büyük şans, büyük nimet, kıymetinin bilinmesi gereken önemli bir değer…

Hayatımda bir kere, bir üst yöneticimin mobbingiyle karşılaştım yıllar önce. Gençtim, 2000'lerin başıydı yanılmıyorsam. Çok şükür sadece bir kere ve diliyorum sondu. Gerçekten çok iyi maaş alıyordum o dönem ve fakat yaşadığım sıkıntılar sebebiyle bolca ilaç kullanıyordum. Kazandığım para, sağlık masrafına gidiyordu. O günden sonra hep şunu diledim: İyi insanlar olsun çalışma ortamımda. Birbirimizle iyi anlaşalım, kollaşalım, kimi zaman gülelim, kimi zaman dertleşelim. Bir şeyimizi anlattığımızda, onu malzemeye dönüştürmeyeceğini bilelim. Bilgiye rahat erişelim, varlığımızdan mutluluk duyalım.

Diyeceğim o ki huzurlu ve mutlu bir çalışma ortamı, profesyonel hayatın en başında geliyor. Çok iyi maaş alıyorum ama içimde bir sürü “off” varsa, ayaklarım geri geri gidiyorsa, yola devam etmek zor oluyor.

Diliyorum hepimiz her zaman iyi insanlarla karşılaşalım. İş bulmak, para kazanmak, bu dönemde rahatça geçinebilmek zor evet ama bütün gününü paylaştığın insanların arasında kendini yalnız hissetmek, neyi, nasıl, kime söyleyeceğini bilememek, kendin gibi olamamak, keyifsiz çalışmak, güvensiz bir ortamda olmak da zor!

Bugüne dek hayatıma değen, kendimi şanslı hissetmemi sağlayan, hala dostum olan, bir telefonla kaldığımız yerden devam edebildiğim bütün profesyonel dostlarıma, tanıdıklarıma, hayatıma iş sebebiyle değen herkese selam olsun. İyi ki her birinizi tanımışım. İyi ki yolum bugüne dek görev aldığım kurumsal şirketlerle kesişmiş.

Ve bugün iyi ki Mikrogrup ’tayım. (Bu vesileyle bana referans olan Gökçe Yargan 'a & Aysu Senem Çavdar 'a, dirsek teması çalıştığım Ebru Deniz Karahan Gülüm 'a teşekkürü borç bilirim) Birlikte çalıştığım arkadaşlar, yöneticiler; insan-insan. Hayır bu bir reklam değil. Herhangi bir beklentim de yok. Sadece ve sadece paylaşmak istedim içimden geldiği gibi...

Ve son olarak şunu demek istiyorum az ve öz: “İyi hissetmek”, sıcak bir selamla karşılaşmak, pozisyon bağımsız samimi olmak, takdir edilmek, teşekkür duymak çok kıymetli. Bunlar olmamış, ama çok iyi maaşım var… Olmuyor işte sadece öyle!

Herkese mutlu ve huzurlu bir iş yaşantısı diliyorum.