MÜŞTERİ DENEYİMİ (CX) VE KULLANICI DENEYİMİ (UX)
UX, CX’in bir parçası mı? Yoksa CX genişletilmiş bir UX mi? Hangisi daha önce vardı?
Tüm işletmeler, müşterilere değer verdikleri bir deneyim sunmaya öncelik verir. UX ve CX’in inceliklerini anlamak, müşteriyle ilgili mükemmel politikalar oluşturmak için hayati önem taşır. İşte müşteri deneyimine karşı kullanıcı deneyimine ilişkin bir bakış açısı.
Potansiyel müşterinin her temas noktasında bir markayla nasıl tanıştığı önemlidir ve herhangi bir işletme için en büyük kazanç insan “ilgisidir”. Özellikle “eyleme dönüşen dikkat”. Daha geniş bir perspektifte, bir markanın müşterilerini kazanma ve elde tutma alıştırması boyunca, “müşteri deneyimi” ve “kullanıcı deneyiminden” tekrar bahsedildiğini duyacaksınız. İkisi bağlantılı mı? Herhangi bir düzeyde örtüşüyorlar mı? Müşteri deneyimi ile kullanıcı deneyimi öyküsünü nasıl tanımlarsınız?
Müşteri deneyimi ve kullanıcı deneyiminin ne anlama geldiğine hızlı bir bakış atalım;
Müşteri deneyimi (CX), müşterilerin markayla etkileşimlerinin her noktasında (sosyal medya, web deneyimi, mobil uygulama veya insan etkileşimi) elde ettikleri daha geniş bir deneyimi kapsar.
Müşteri deneyimi, ister ilk etkileşimsel izlenim, ister satın alma yapıp tekrar müşteri olmak olsun, bir müşterinin marka ve kuruluşla nasıl bir ilişki kurduğudur. ‘Mutlu müşteri = sadık müşteri’ mantığı etrafında dönen birçok küçük deneyimden oluşan daha geniş bir kavramdır. Bir markayla olumlu bir deneyime katkıda bulunacak her şeyi içerir. Bir işle ilgili duygu ve inançlarla ilgilidir. Müşteri deneyimi, bir markanın gerçekleştirdiği güven oluşturma egzersizidir ve yalnızca müşteri memnuniyetini kaydetmekle kalmaz, müşteri savunuculuğunu da artırır. Sürekli iş büyümesini besler.
Kullanıcı deneyimi (UX), kullanıcının bir markanın ürünü veya hizmetiyle olan etkileşimlerini içerir. Örneğin, web sitesinde gezinme ya da mobil uygulamada kullanım süreçleri gibi. Bu, belirli amaçlar ve karşılık gelen deneyimler için belirli görevler ile ilgilenir. Bilgi bulma kolaylığı, mimarinin düzgünlüğü, gezinme, anlama, kolay öğrenme ve görsel yapıyı içerir. UX, bir form doldurmak gibi bağımsız bireysel görevler içerir. UX, markanız için hedefler bulmak ve marka bağlılığını artırmak için kullanışlıdır. Bir işletmenin dönüşüm oranını artırmasına yardımcı olur ve yazılım geliştirmenin temel bir bileşenidir.
Daha iyi netlik için, UX ve CX farklılıklarını aşağıdaki alt başlıklara ayırdık:
1. Amaçlar ve Hedefler
Müşteri deneyimi, bir kullanıcının yolculuğunun her aşamasında bir müşteri memnuniyeti dalgası yaratmayı amaçlar. Ayrıca, bir müşterinin yolculuğunun herhangi bir noktasında iletmek istediği geri bildirimlerle de ilgilenir. Müşterilerin beyninde markayla ilgili olumlu bir etki yaratmakla ilgilenir ve bir marka deneyiminin tüm kanallarını içerir.
Kullanıcı deneyimi ise kusursuz, sorunsuz ürün deneyimlerine odaklanacaktır. Buradaki odak, müşteri sorunlarını çeşitli düzeylerde çözmektir. Amacı ürüne öncelik verirken, diğer taraftan da olumlu deneyimler yaratmak için bireysel ürün etkileşimleri yaratmaktadır.
2. Arka plan
Müşteri deneyimi çeşitli alanlarda çalışan ekiplere ihtiyaç duyar. Bunlar pazarlama, müşteri hizmetleri, satış ve iş analistlerinden kişileri içerebilir. Ayrıca, müşterilerin markanın ürün veya hizmetini nasıl algıladıklarını kontrol etmek için daha geniş ve kapsamlı araştırmalar gerçekleştirmeye ihtiyaç duyar.
Kullanıcı deneyimi teknik, tasarım ve hatta psikoloji alanında uzmanlaşmış ekiplerle çalışır. UX çalışmalarında, deneyimin belirli yönlerine bakıldığı için daha küçük araştırmalarla yetinilir.
LinkedIn tarafından öneriliyor
3. Ölçümlemeler
Müşteri deneyimi, müşterilerin genel olarak duygularına odaklanır. Müşterilerin ne kadar memnun oldukları ve bir markayı başkalarına tavsiye edip etmeyecekleri ile ilgilenir. Müşteri memnuniyetini ölçmek için aşağıdaki metrikler kullanılır:
• Müşteri memnuniyeti – 1’den 5’e kadar bir ölçekte müşteri memnuniyeti puanları, müşteri memnuniyetini ölçmeye yardımcı olur. Bir müşterinin bir markadan duyduğu memnuniyet derecesini özetler.
• Net Promoter Score veya NPS – müşteri sadakatinin bir ölçüsüdür ve müşterilerin markayı başkalarına anlatmak isteyip istemediklerini yansıtır. Bu ölçümleme, müşteri geri bildirimlerini değerlendirmek için yaygın olarak kullanılır ve gelir kazancını veya kaybını değerlendirmeye yardımcı olabilir.
• Kayıp oranı ve elde tutma oranı – bu ölçümleme yöntemi, işletmenin belirli bir dönemde kaç müşteriyi kaybettiğini ve işletmenin belirli bir süre boyunca kaç müşteriyi elinde tutabileceğini değerlendirmeye yardımcı olur.
• Müşteri çaba puanı – işletmeler tarafından müşterilerin herhangi bir sorunu çözmesinin ne kadar kolay veya zor olduğunu ölçmek için sıklıkla kullanılan bir ölçüdür. Ayrıca, belirli bir sorunun neden oluştuğunu ve nasıl çözülebileceğini değerlendirmeye de odaklanır.
Kullanıcı deneyimi, temel olarak kullanılabilirliği test eder ve aşağıdaki skorlarla ölçülebilir:
• Görev süresi – bir kullanıcının bir görevi tamamlaması veya belirli bir hedefi gerçekleştirmesi için geçen süre; örneğin, web sitesindeki Yardım bölümünü veya İletişim sayfasını bulması ne kadar sürüyor gibi.
• Tamamlanan tıklama sayısı – bir kullanıcının belirli bir görevi tamamlaması için kaç tıklamaya ihtiyaç duyduğu bilgisini verir.
• Benimseme skoru –bir ürün veya hizmet için, yeni kullanıcılar ile tüm kullanıcılar arasındaki yüzdeyi verir.
• Başarı skoru – hedefe ulaşmak için belirli bir görevi veya hedefi tamamlayan kullanıcıların sayısıdır.
• Vazgeçme skoru – bir görevi tamamlamadan ayrılmayı seçen kullanıcıların yüzdesidir.
• Yükleme hızı skoru– markanın web sitesinin veya uygulamasının yüklenmesi/başlatılması için geçen süredir.
SONUÇ: “İşe müşteri deneyimi ile başlamalı ve teknolojiyi bunun etrafında kullanmalısınız. Tam tersi değil.” Steve Jobs
Referans: