Mutluluğa Giden Yolda Meslek Seçimi

İşimizi severek mi yapalım, yoksa sevdiğimiz işi mi yapalım? Bu iki tanımlama arasında fark var mı?

Biraz beyin jimnastiği yaparken, aslında meslek seçiminde temelleri doğru kurguluyor olmanın ne kadar önemli olduğunu ve bu sürecin ailelere, ebeveynlere kadar nasıl uzandığını biraz görelim.

6-7 yaşlarındaki çocuklara ‘’Büyüyünce ne olacaksın?‘’ sorusunu soranlara cevap olarak ‘’En güzel şey çocukluğu yaşamak, ne bu acele?’’ diyesim geliyor.

Tüm ebeveynlerin çocuklarına meslekleri, terimsel olarak aktarmaları, ilgi alanlarını keşfetmelerine yardımcı olmaları tarafında da sürekli aktif olmaları gerektiğini savunuyoruz.

Bilinçli ve demokratik aile düzenini yaşatan her bir ebeveynin , eğitim kurumu ile birlikte hareket ederek öğrencilerin meslek seçiminde doğru tercihler yapmasını besleyecek çalışmaları takip etmesi gerekiyor.

Ortaokul ve lise yıllarında çocukların ilgi alanlarını tespit edebilmek, karakteristik özelliklerine göre meslekleri aktarıyor olmak ve seçimlerini kendi kişisel özelliklerine göre yapıyor olmalarını sağlamanın en büyük getirisi mutlu çalışan-mutlu insan oluyor.

Mesleğimiz gereği yıllarca Kariyer.net’in düzenlemiş olduğu kariyer turlarında öğrencilerle buluşma fırsatları yakaladık, batısından doğusuna tüm Türkiye’de üniversite ve meslek okul ziyaretlerinde ekip olarak yer aldık. Gözlemlediğimiz en büyük dilemma üniversite çağına gelmiş öğrencilerin meslek seçimlerini aile baskısı ile seçiyor olmalarıydı. 

Çok değerli meslektaşlarımızdan birisi bir gün öğrencilere sözlü olarak ‘’mutluluk anketi’’ uygulattı. Okuduğunuz bölüme puan verecek olsanız 1 ile 10 arasında kaç puan verirdiniz, diye sordu. Öğrencilerin sadece %30'u 5 ve üzerine ellerini kaldırdılar. Sebeplerini sorguladığımızda ise; aile baskısı, bilinçsiz seçimler, bilgi eksikliği gibi birçok sebep ile karşılaştık.

Bu sebeple DISC|akademi bünyesinde, “DISC Öğrenci” versiyonunu çıkararak, öğrencilerin hayatlarına dokunacak mutluluk çorbasında bizim de tuzumuz olsun diye çalışmalara başladık ve DISC Raporlarında kişiye özel uygun meslek başlıklarını paylaşıyoruz.

Profesyonel hayatta ise, zararın neresinden dönersin kardır düşüncesiyle hareket ederek, okul yaşantısını bitirmiş, meslek seçimini gerçekleştirmiş profesyonellerin hangi alanlarda daha verimli, daha mutlu olacaklarını belirleyen “İdeal İş Profili” çalışması ile etki etmeye çalışıyoruz.

“İdeal İş Profili” ile öncelikle şirketin kültürünü, çalışanından beklentilerini analiz ederek temeli oluşturuyoruz. Sonrasında başarılı çalışanlarının analizlerini yaparak DISC değerleri ile karşılaştırıyoruz, çıkan sonuçları o pozisyona uygun görülen adaylar ile eşleştiriyoruz ve yüzdesel olarak bilgiye dönüştürüyoruz.

İnsan kaynağına yapılan yatırımın doğru başlangıçlar ile şekilleniyor olması hem şirketleri ve bireyleri daha verimli, daha mutlu, daha başarılı ve uzun soluklu birlikteliklerde buluşturuyor. 

Baştaki soruya dönecek olursak, sevdiğimiz işi yapmamız, işimizi severek yapmamızdan çok farklı... Kendimize uygun alanları, pozisyonları, iş tanımlarını bulabilmek sevmeye çabalamaktan çok daha akıllıca gözüküyor.