BİR VAR OLMA HALİ ÖZELLİĞİ OLARAK YARATICILIK
BİR VAR OLMA HALİ ÖZELLİĞİ OLARAK YARATICILIK
Öncelikle var olma & var olma hali nedir? Onu biraz açmak isterim:
Var olma hali aslında bir kavram olarak (presence) tarifi zor ve biraz gizemli…
Geçen 10 yılda yapılan bazı araştırmalar şunu göstermektedir ki; var olma kavramı, özellikle kurumsal liderlik, koçluk ve kurumsal gelişim alanlarında büyük önem kazanmıştır. Terim mümkün olduğu kadar detaylı biçimde tanımlandığı için bu tanımların farklılıkları var olmanın niteliği ile net bir ifade oluşturmayı zorlaştırıyor.
Kısmi olarak var olma halinin ne olduğunu ifade etmek ile ilgili zorluk, felsefi ve bilimsel fikirlerden fenomenolojik ve deneyimsel bakış açılarına kadar çeşitlilik gösteren bu çok boyutlu yaklaşımların zenginliğinden kaynaklanıyor.
Yani her ne kadar fazlasıyla açıklayıcı bir tanım bulmak zor olsa da var olma hali derin bir bilgi gerektirir.
Sezgisel ve içgüdüsel olarak var olma halinin fark edilmesi önemlidir.
Var olma hali hemen fark edilebilir. Hatta var olma haline sahip birini gördüğümüzde bunu kolayca fark edebiliriz.
Var olma, kimliğimizle ve dünyadaki ayırt edici varlığımızla ilgili nitelikleri yansıtır.
Var olma hali, geliştirdiğimiz, olmaya çalıştığımız her şeyin bütüncül bir toplamıdır.
🏹 İnsanların var olma hali, kendini diğer insanlara anlatma ve tanıtma sürecinin bir parçasıdır. Var olma, doğası gereği başka çağrışımlar yapar. Çünkü yalnızca insanlara görünmek bile bir etkilenmeye yol açar.
🗨️ Var olma halinin Görünüş, Hal/Durum, Ses, Dil/konuşma, Ruh hali, Rol/Unvan, Cinsellik, Değerler, Benzersiz olma/tarz gibi etkileyen ve tesir eden unsurları vardır.
🟣 Kişinin değerlerini içselleştirmesi ve bağlantı kurmasının enerjisi, bağlanmanın getirdiği enerji ve kişinin değerlerinin somutlaşması
🟣 Yaratıcılığın enerjisi
🟣 Duyguların ve duygusal yelpazenin enerjisi
🟣 Diğer insanlarla Duygu Temelli İlişkiler kurma ve kendine özen gösterebilmenin enerjisi
🟣 İletişimin ve kendini ifade edebilmenin enerjisi
🟣 Sezgi enerjisi gibi bazı var olma hali özellikleri ise herkeste bulunur.
Onları geliştirmek, içselleştirmek ve onlara erişmek ise bizim sorumluluğumuzda..
Bu yazının konusu aslında biraz da yukarıda yer alan; var olma halinin özelliklerinden “YARATICILIK” ile ilgili.
Yaratıcılık üç şeyle bağlantılıdır; adaptasyon kapasitesi (adaptability), dayanıklılık (resilience) ve yenilik (innovation).
LinkedIn tarafından öneriliyor
Yaratıcılık, bilgi, merak, hayal gücü ve açıklığın bütüncül bir işlevidir. Bir kişinin bilgi dağarcığı ve merak seviyesi arttıkça daha fazla fikir ve kalıp (ve her ikisinin bileşimi) elde edilebilir. Bu fikir ve kalıpları algılamak, yenilikçi ürün ve hizmetler yaratılmasını sağlar.
Yaratıcılık öz-disiplin gerektirir. Öz-disiplin kişinin profesyonel odağına ilişkin yatay görevleri öğrenmesi ile ilgilidir.
Profesyonel mükemmeliyetin bir ölçüsü o mesleki uygulamanın standartlarını anlamak için gereken temel bilgiyi öğrenmektir. Her mesleğin temelini oluşturan yatay gelişim çizgisini izlerler. Ancak özgünlük, ayrışma ve kavramsal esneklik gerektiğinde ise dikey bir gelişim çizgisi izlenir. Bu gelişim çizgisinde eylem halindeki farkındalık yer alır.
Yaratıcılık fikirleri, seçenekleri ve olasılıkları fark etme ve oluşturma eğilimi olarak düşünülebilir ki; sorun çözmede, başkalarıyla iletişim kurmada, kendimizi ve diğerlerini eğlendirme konularında fayda sağlayabilir. Bununla birlikte, yaratıcılığın kendine özgü neşeli bir enerjisi vardır. Bu enerjinin kapasitesi, birden fazla bakış açısını benimseyen ve yeni olasılık ve düzeni görebilen rahat koşullara olanak sağlar.
Nörobilim, yaratıcılığın beynin yalnızca tek bir bölgesi veya tek bir tarafını kapsamadığını ortaya koydu. Bu bağlamda yaratıcılık için beynin tamamı işlev görür. Kısacası “sağ beyin yaratıcılık içindir” miti doğru değildir. (Holly Finn, “How to End the Age of Inattention” WSJ.com, 25 Mayıs 2015)
Liderlik eğitmeni David Slocum günümüzde iş dünyası ile ilgili yaratıcılık örneklerinin genellikle teknoloji odaklı sektörlerden çıktığını gözlemlemiştir. Bununla birlikte önemli bir noktaya parmak basar: yaratıcı liderlik günümüzde yalnızca teknolojik sihirbazlık değildir.
Örneğin; Apple’da Steve Jobs’un yaratıcı dehası, gelişen teknolojiler ve benzer mevcut endüstriler için yenilikler düşünmek ve pazarlamaktı.
Lider pozisyonundaki insanlara koçluk yapan birisi olarak şunu hep hatırlarım ki var olma hali ile ilgili temel ve önemli bir soru vardır. Bu soru: Danışanlarımı liderlik rollerinde yeni yollar ve yeni olasılıklar görmeleri, bağlantı kurmaları ve harekete geçmeleri için desteklemeye dair benim yeterliliğim nedir?
Steve Jobs sık sık günümüzün “yaratıcı zihni” olarak örnek gösteriliyorJobs, fikir ya da metinden sorumlu olmamasına rağmen, erişilebilir bir bilgisayar olan Macintosh’un tanıtıldığı 1984’de Apple’ın iddialı reklam kampanyalarını yönetirken ve tanıtırken hatırlanmaktadır. 1997 yılında “farklı düşün” kampanyası ile şirket satışlarını yeniden canlandırmayı hedeflemiştir. (Nick Petrie, “Vertical Leadership Development-Part I: Developing Leaders for a Complex World,” Center for Creative Leadership, 2014)
Bu kampanyalar insanların televizyonda daha önce gördüğü hiçbir şeye benzemiyordu. Birçok açıdan çok başarılı oldular. Her ne kadar Pazar araştırmaları başarılı olmasa da Apple 1984 yılında bu reklam ile öne geçti. Kaldı ki bu reklam yalnızca bir kez o da Super Bowl ( Amerikan Futbol Ligi Final Maçı) sırasında yayınlanmıştı. Reklamın son teknoloji sinematografisi ve teknoloji vaadi hakkındaki cazip mesajları belli ki insanları büyülemişti.
Macintosh ertesi Salı günü piyasaya sunulduğunda tüketiciler ülke genelinde elektronik mağazalarına akın ettiler. Bu tüketiciler, “Super Bowl” reklamından sonra 3 ay içinde 155 milyon dolar değerinde Macintosh almaya devam edeceklerdi.
Benzer biçimde, “farklı düşün” reklamı bir önceki reklam kadar gelir getirmese de 90’larda imajı kötüleşen Apple’a imaj kazandırma konusunda yardımcı oldu.
Steve Jobs’un şu sözleri söylediği rivayet edilir. “Yalnızca 15, 30 belki de 60 saniye içerisinde Apple’ın 1990’larda kaybettiği karşıt-kültür imajı yeniden oluşturulmuştur.
Jobs özellikle bir marka imaj kampanyası istedi. Bu kampanya bilgisayarların yapabileceklerini değil, yaratıcı insanların bilgisayarlarla yapabileceklerini göstermek için tasarlandı. Belki de bu nedenle Steve Jobs’un ismi yaratıcılık kavramı ile eş anlamlıdır. Steve Jobs yaratıcılığın yenilik eylemleri olarak nasıl uygulanacağını çok iyi anlamıştı.
( Aaron Taube, “How the Greatest Super Bowl Ad Ever – Apple’s 1984 – Almost Didn’t Make It to Air, “Business Insider, 05 Ağustos 2016, “Apple: Think Different,” Creative Criminals, 05 Ağustos 2016, Walter Isaacson, Steve Jobs (Newyork: Simon&Schuster,2015) )
🏹 Var olmanın niteliklerinin değerlendirilmesinde unutulmamalıdır ki hepimiz dünyayı kendi filtrelerimiz aracılığı ile görürüz. Bu filtreler, değerlerimiz, yaratıcı kapasitelerimiz, duygusal durumlarımız, ilişkisel kaygılarımız ve sahip olduğumuz çevrelerdir. Buna ek olarak farkındalık “alanımızdaki” bir sezginin bizi uyardığı anlar vardır. Ortaya çıkan ve tepki göstermenin hayati önem taşıdığı bir şeye dikkat etmek için nicel ve bilişsel verinin ötesinde bir bilgi içerirler.
Şimdi ve burada var olma eşsiz kimliğimizin merceğinden bakarak dikkatimizi vermemiz anlamına geliyor.
🪄✨ Var olmanın özellikleri olarak sayabileceğimiz değerlerimiz, yaratıcılığımız, duygusal çeşitliliğimiz, insanları önemseme kapasitemiz, iletişim kurma ve ifade gücümüz, sezgilerimizi kabullenişimiz, tarama yapma ve alana duyarlı olma becerilerimizin tümü var olma halimizin hediyeleridir ve bizim bunları geliştirmemiz çok daha anlamlı bir hayat yaşamamızı kolaylaştırabilir.
Ref. (Robert Kegan and Lisa Lahey, “The Real Reason People Won’t Cahange,”Harvard Business Review November 2015 ve ayrıca bknz. Robert Kegan And Lisa Laskow Lahey, “Immunity to Change: How to Overcome It and Unlock Potential in Yourself and Your Organization” (Boston Harvard Business Press, 2009)