Bitki bazlı süt alternatiflerinin farklılıkları-etkileri:
Bitkisel süt trendinin yükselişiyle birlikte, insanlar çoğunlukla çevresel ve sağlık kaygılarına dayalı olarak bu tercihi benimsemeye başlıyorlar. Ayrıca, bilgilendirme ve farkındalık artışı da bu eğilimi destekliyor.
Joseph Poore, Oxford Üniversitesi'nde çevre bilimcisi iken, iş arkadaşı Thomas Nemecek İsviçre'deki Agroscope Enstitüsü'nde tarım bilimcisidir. Birlikte, tarımsal ürünlerin çevresel etkilerini karşılaştıran büyük bir çalışma yürüttüler ve 40 farklı ürün için 3.000'den fazla çalışma verisi toplamışlardır.
Bazı çalışmaların sonuçları şaşırtıcı ve karmaşık olabilir, ancak net bir mesaj var: Hayvansal ürünleri ılımlı miktarda tüketmek veya tamamen bırakmak, çevresel etkiyi en etkili şekilde azaltır.
Neden? Çünkü yüksek CO2 emisyonları, büyük miktarlarda su tüketimi ve çiftliklerdeki ruminant hayvanların (metan emisyonları anlamına gelir) yanı sıra, yetersiz toprak kullanımı(tarım alanlarının etkin bir şekilde kullanılmaması veya verimsiz tarım uygulamaları nedeniyle), bu durumun nedenlerindendir. Hayvanlar, ihtiyacımız olan kalorilerin sadece %18'ini sağlasalar da, dünya çapında çiftlik arazisinin %83'ünü kaplarlar. Ayrıca, tüm hayvansal ürünler, en küçük çevresel etkiyle bile bitkisel ürünlere göre daha yüksek seviyede CO2 emisyonlarına neden olur.
Ancak her bitkisel süt alternatifi aynı ölçüde çevre dostu olduğunu düşünüyorsanız, bu konuda yanıldığınızı belirtmek isterim. Aşağıda belirttiğim endişelere dayanarak, beş farklı bitkisel süt alternatifi arasında tercih yaparken dikkat etmek gerekiyor.
Badem Sütü:
Badem sütü, su tüketimi ve sera gazı emisyonları açısından diğerlerine göre daha düşüktür. Ancak, bademlerin yetiştirilmesi için büyük miktarlarda arazi gerekebilir.Badem genellikle California gibi kurak bölgelerde yetiştirilir, bu da zaten su kıtlığı çeken yerlerde olan çevresel sorunlara yol açabilir.
Soya Sütü:
🌱 Arazi Kullanımı: Düşük (arazi kullanımı diğer alternatiflerle benzerdir)
LinkedIn tarafından öneriliyor
Su tüketimi ve sera gazı emisyonları açısından diğerlerine göre ortalama düzeydedir. Ancak, Uluslararası soya tarımının Amazon yağmur ormanlarına zarar veren etkileri göz önünde bulundurularak, ürünlerin menşe etiketine bakmak önemlidir, çünkü soya fasulyeleri Avrupa'daki birçok ülkede de başarılı bir şekilde yetiştirilebilmektedir.
Pirinç Sütü:
Yüksek su tüketimi ve sera gazı emisyonlarına sahiptir. Ancak, arazi kullanımı diğerlerine göre daha azdır.
Yulaf Sütü:
Su tüketimi ve sera gazı emisyonları açısından diğerlerine benzerdir. Yulaf, genellikle yağmur suyu ile sulandığı için sulama gereksinimi daha azdır. Bu nedenle su tüketimi diğer alternatiflerle yaklaşık aynıdır. Ayrıca, sera gazı emisyonları da diğer bitkisel süt alternatifleriyle benzerdir. Yulaf sütü, diğer bitkisel sütler arasında ortalama bir çevresel etkiye sahiptir.
Hindistan Cevizi Sütü:
Su tüketimi ve sera gazı emisyonları açısından diğerlerine göre daha düşüktür. Ancak, tropikal bölgelerde yetiştirilmesi nedeniyle tropikal biyoçeşitlilik üzerinde etkisi olabilir.
Özetle; Her bitkisel süt alternatifi aynı ölçüde çevre dostu değildir. Badem sütü, su tüketimi ve sera gazı emisyonları açısından diğerlerine göre daha düşüktür. Soya sütü, pirinç sütü, yulaf sütü ve hindistancevizi sütü gibi diğer alternatiflerin de avantajları ve dezavantajları vardır. Özellikle, soya tarımının Amazon yağmur ormanlarına zarar veren etkileri göz önünde bulundurulmalıdır.