Etkili Metinler Yazmak ve Üretkenliğinizi Artırmak İçin Tavsiyeler
Yazmak, düşüncelerinizi ifade etmenin ve hayal gücünüzü serbest bırakmanın güçlü bir yoludur. Düzenli olarak yazmak, size bir yandan kendinizi keşfetme ve yaratıcılığınızı geliştirme fırsatı sunar.
Boş bir sayfaya kelimeleri dökmek, iç dünyanızdaki karmaşık düşünceleri sıralamak ve duygusal deneyimlerinizi paylaşmak için harika bir yöntem olmakla birlikte; terapötik unsurlar barındırdığı için kimisi için iyileştirici bile olabiliyor.
Düzenli yazmaya başlamak kolay değil, ama kararlılıkla devam ettiğinizde büyülü bir dönüşüm yaşarsınız.
Bu yazımda düzenli olarak yazmaya başlamak isteyenlerin bu süreci daha pürüzsüz geçirmesine yardımcı olmasını dilediğim bazı tavsiyelerimi paylaşacağım.
1) Işık nereye değiyorsa orada içerik vardır.
Aklınızı "Hangi konuda yazacağımı bilemiyorum?" gibi bir soru kurcalıyorsa, Ann Handley'nin bir sözü mottonuz olabilir:
"Işığın değdiği her şey içeriktir."
İşin özü aslında burada yatıyor. Eğer düzenli olarak yazmaya başlamak istiyorsanız, işlenmesi gereken mükemmel konuyu kovalamanıza gerek yoktur.
Her konu nasıl işlendiğine bağlı olarak ilgi çekici ya da bir o kadar sıkıcı olabilir. Yazmanın zanaat tarafı tam da burada kendini gösteriyor.
Etkilendiğiniz bir yazıyı farklı bir bakış açısıyla, kendi deneyimlerinizle zenginleştirerek yeniden işleyebilirsiniz.
2) Kulaklıklarınızı kaldırıp radarlarınızı açmaya başlayın.
Bu tavsiyenin ilham kaynağı duayen reklamcı John Hegarty'dir.
Eğer fikirleri yakalamak ya da fikirlerin size gelmesini istiyorsanız, onlara hazır olmanız gerekiyor.
Hegarty, en etkili kampanya fikirlerini insanları gözlemleyebileceği sosyal alanlarda keşfettiğini dile getiriyor.
Bir dahaki sefere havalimanı, toplu taşıma, bir kafe ya da insanları gözlemleyebileceğiniz ve "boş zaman" geçirdiğinizi düşündüğünüz bir ortamda kulaklığınızı ve telefonunuzu bir kenara kaldırmayı deneyebilir ve bulunduğunuz yerde işlenebilecek cevherleri bulmaya çalışabilirsiniz.
3) Oyunun içinde kalmak, en iyi oyunu oynamaktan daha değerlidir.
Hevesle yazmaya başlayıp birkaç denemeden sonra ya kendinden ya da yazdıklarından memnun olmayıp süreci sonlandıranların sayısı azımsanamayacak kadar çoktur.
Her konuda olduğu gibi burada da biraz sürece güvenmek ve oyunun içinde kalmak belirleyici oluyor.
Kendinize gelişim için zaman verdikçe ve oyunun içinde kaldıkça, karşınızdaki boş sayfayı daha hızlı ve yetkin bir biçimde doldurmaya başlayacaksınız.
Bu sebeple en iyi oyunu oynamaya çalışmak yerine, oyunun içinde kalmayı ve yazma sürecinizi hayatınızda içselleştirmeye çalışabilirsiniz.
LinkedIn tarafından öneriliyor
4) Amacınız ve nedeniniz, kaleminize her zaman yön verir.
Kendinize sormanız gereken sihirli bir soru var: "Neden yazıyorum?"
Bu sorunun cevabı büyük oranda yazım dilinizi ve konu seçimlerinizi kendi kendine belirleyecektir.
Elbette kendi nedeniniz ve amacınız yazdığınız yazıdan yazıya değişebilir. Fakat her içerikten önce çerçeveyi netleştirmek size kolaylık sağlayacaktır.
5) Sanat değil, zanaat.
Çoğu kişi yazma eylemini salt edebiyatla karıştırabiliyor.
Süslü cümleler, insanların duygularına hitap eden sihirli bir akış yaratmak zorunda değilsiniz.
Tam tersine, bu durum bazen tamamen pratik yapmak ve bir zanaat anlamlı yazı blokları oluşturmaya dönüşebiliyor.
Bu eylemin temeline inecek olursak, merkezde anlam alışverişi olduğunu görürüz.
Yani kendi anlam ve kavram dünyanızı, okuyan insanlarla paylaşırken; bunu yapmanın tek yolu edebi bir üslupla olmak zorunda değil.
Düzenli pratik yapıp, yazdıklarını kolay anlaşılır, akıcı ve sade bir dil ile aktaracak hale geldiyseniz; üzerinizde edebi bir baskı yaratmaya gerek yoktur.
Bonus: Biraz gevşeyin ve tadını çıkarın.
Üretmeye başladığınız an, toplumun %3'ünü oluşturan üreticiler kategorisine girdiğinizi unutmayın.
Toplumun %97'ye yakını interneti sadece tüketici şapkası altında kullanırken büyük bir azınlığın içinde olduğunuzu ve ne olursa olsun değerli bir şey yaptığınızı kendinize hatırlatın.
Biraz gevşeyin ve yazma sürecinin lezzetine odaklanın.
Tadını çıkardıkça zaten sürecin içinde kendinizi bulacak ve yazma serüveninin içinizde yarattığı dönüşümden keyif alacaksınız.
Umarım bu tavsiyeler size yardımcı olur.
Şimdi arkanıza yaslanın ve kelimelerle oynamanın sizi nereye götüreceği sorusunun cevabını keyifle keşfedin.