İŞ İLİŞKİLERİ#
12/11/2024/SALI/14:07
***İş ilişkileri, hayatımızı en çok etkileyen alanlardan biridir. İş, insan hayatının, eş seçiminden sonraki en önemli alanıdır. İş hayatımız, başta bireysel hayatlarımız olmak üzere toplumsal hayatımızı önemli ölçüde etkiler ve buna paralel olarak hayata bakışımız ve evrensel görüşümüzün de şekillenmesine katkı sağlar.
İş, aslında insan hayatında yolculuğuna, insanın özünün yani yeteneklerinin, yetkinliklerinin olduğu alandan başlar ve insanın karakteriyle şekillenerek ortaya çıkar. Böylece ilişkiler oluşur. İş hayatında, bir iş ortamında değişik karakter, yetenek ve yetkinliklerin bir araya gelip, ortaya konan söz ve davranışlara iş ilişkileri diyebiliriz.
***Çizdiğimiz bu dairenin içine girdiğimizde, oluşturacağımız küçük kümelerin içine, bireyin travmaları, yetiştirilme tarzı, karakteristik özellikleri, yetenek ve donanımları, çevresel faktörler, kültürel etkiler, hayat görüşü, evrensel görüş, hayattan beklentiler, hayaller ve hedefler gibi etkenleri koyabiliriz. Oluşturacağımız diğer bir küçük kümenin içine de, işin tanımı, amacı, misyonu, vizyonu ve ülke ve dünya çapındaki konumunu koyabiliriz. Oluşturduğumuz iki küçük kümeye baktığımızda, ilk oluşturduğumuz, yani bireysel kümenin daha ağır bastığını görebiliriz. Buradan işin, insanın tüm hayatının önemli bir parçası olduğunu görebiliriz. Buna paralel olarak iş hayatında kurduğumuz ilişkiler, hayatımızın dinamiklerini önemli ölçüde etkiler ve şekillendirir. İş hayatındaki ilişkilerimiz hayatımızı şekillendirirken, bundan olumlu ölçüde yararlanmak için, hayatımızda her konuda olduğu gibi burada da denge oluşturmak esastır. Hayatımızın her alanına yeterli şekilde zaman ayırdığımızda iş hayatımız ve iş ilişkilerimizde sağlıklı ve verimli olacaktır.
LinkedIn tarafından öneriliyor
***Bu çerçeveden baktığımızda iş ilişkilerinin, iş hayatında başarıya, ödüllere, inovasyona, bireysel ve iş yeri olarak yükselmeye yer açması için, çalışan bireylerin iş hayatında kendi özgün kimliklerini ortaya koymaktan çekinmemeleri gerekir. Bu olduğunda, insanın kendi özellikleri, iş hayatında gerekli davranış modellerini zaten ortaya koyacaktır. Bireyin özel hayatında ve iş hayatında olması gereken davranış modelleri zaten kendi özgün kimliğinde var olduğu için, iş hayatı için ekstra bir davranış modeli geliştirmeye gerek yoktur. Yani resmiyet gerektiğinde, bunun nasıl olacağı kişinin özgün kimliğinde vardır. Profesyonellik gerekiyorsa, kişinin özgün kimliğinde vardır. Empati gerekiyorsa yine aynı şekilde... İnsan kendi özgün kimliğini hayatının her alanına yansıttığında arzulanan, karizma, saygınlık, samimiyet ortaya çıkar.
İş hayatında insanların birbirlerinden bekledikleri tutum ve davranışlar aslında özel hayatlarımızda da beklenilen tutum ve davranışlardır. Belki bazı ince çizgilerle ayırmak zorunda kalacağımız tutum ve davranışlar dışında, bireysel ilişkilerimiz ve iş ilişkilerimiz arasında pek bir fark yoktur.
***İş ilişkilerine kültürel açıdan bakacak olursak, yine insanların bireysel kimliklerinden yola çıkarak bu kişiler hangi konumda olursa olsun, iş ortamına kattığı anlam dikkate alınması gereken bir dinamiktir. Yani, öncelikle eğer iş hayatında, çalıştığımız iş alanının misyonuna, vizyonuna değer katmak, inovasyonunu geliştirmek istiyorsak, kurnazlığı hayatımızdan çıkarmalıyız. Fikirlerimizi, düşüncelerimizi, önerilerimizi, uygun zamanda, uygun şekilde, uygun kişilerle paylaşmaktan çekinmemeli, iş arkadaşlarımızla kuracağımız ilişkileri, üstlerimizle kuracağımız ilişkileri, arkamızı kuvvetlendirmek, bir çıkar sağlamak için değil, iş hayatımıza, bireysel hayatımıza fayda sağlamak için kurmalıyız.
Kültürel çerçevede iş ilişkileri ve iş hayatı; akıl, kalp, beden dili, sezgi, analitik ve duygusal zekâ, empati, profesyonellik, kişisel gelişime önem vermek, özgünlük ve özgürlük ile gelişir ve bu tür iş ortamında çalışanlar, alt kademeden üst kademeye herkes, rahatça özgün olabildikleri, yaratıcılıklarını, yeteneklerini, donanımlarını ortaya koyabildikleri, bilinçli farkındalıklarını geliştirdikleri ve böylece düzenli olarak kişisel gelişim sağlayarak, hem kendi bireysel hayatlarını hem çalıştıkları iş yerlerinin gelişimini sağlayarak, yaşadıkları ülkenin ve dünyanın, iş dünyasına olumlu katkı sağlayacaklardır.