MOTİVASYON DÜŞÜKLÜĞÜNE SEBEP OLACAK ETMENLER
İlk yazıyı, çoğunluk olarak y ve z kuşağının yoğun olarak hissettiği ve sürekli olarak dile getirdikleri stres kaynaklı motivasyon düşüklüğü üzerine yazmayı düşündüm. Şuan ilk cümleyi okumanıza rağmen hala bu yazıyı okumaya devam ediyorsanız iş hayatında gelişimi destekler kişiliğinizin yanı sıra ruhunuzun derinliklerinde mutluluğu arzulamaktasınız. Şu hayatta sanırım altına imzamı atacağım en inandığım kuram ‘mutlu olmayan mutluluk getirmez’ olurdu. Günümüz şartları ne yazık ki herkese mutlulukla yapacağı mesleği bulma şansı ya da bulsa dahi uygulama şansı vermiyor. Dolayısıyla iş veren (patron ya da yönetici) çalışanının mutluluk seviyesi açısından 1-0 geride başlasa da bu skoru artırmak yine onlara düşüyor. Çünkü ayakları geri geri giden bir çalışan sizi ileriye taşıyamaz.
Yoğunluktan dolayı 3 günde bitirebildiğim bir eğitimin tek bir slaytı bu yazının konusunu belirledi (eğitimin linkini en alt kısma bırakacağım). Paylaşacağım bilgiler; işveren veya yönetici pozisyonu için çalışanlarını motive tutarak iş verimi ve kalitesini sağlama adına fayda sağlayıp, çalışan için iş başvurusu sırasında doğru sorular sormasına ve mevcut durumunda bir sorun olduğunu düşünmesine rağmen bulamadığı noktada ışık bulmasına katkısı olur diye umut ediyorum.
İşte 7 maddeden oluşan motivasyon kırıcı etmenler;
1.Görev ve Rol Tanımları: Çalışandan beklenen işin tam olarak tanımlanmamış yada aktarılmamış olması çalışanda iş aşamasındaki belirsizlikler yüzünden strese ve sonrasında başarısız bir iş çıkma ihtimali durumunda motivasyon düşüklüğüne sebep verecektir. Yine benzer bir şekilde belirsiz çalışma rollerinden kaynaklı çalışanların yaptığı işler arasında çakışmalar meydana gelerek gerek manevi, gerekse de zaman kaybı olarak maddi bir kayba sebebiyet verecektir. Bu maddede tamamen sınırları çevrili iş tanımları kastedilmemekte, aksine rol ve iş tanımlarının uygun miktarda esnek olması ile çalışanın ufkunu hapsetmemek gerektiği de aktarılmak istenir. İşin öz bu noktada dozaj çok önemlidir.
2.Kariyer Gelişim Fırsatları: Çalışanlarınızın kariyer gelişimlerine yönelik bir sistem kurmazsanız çalışanınızda zamanla oluşacak olan kendini günden güne yetersiz hissetme, kurumunuza olan güvencin sarsılması gibi duyguları engelleyemezsiniz. Bu noktada şu hatırlatmanın faydalı olacağını düşünüyorum. Bu tarz kariyer gelişimlerini desteklediğinizde şu bir gerçektir ki asıl amaç yine iş, işin kalitesi ve işin verimidir. Bu durum evrenin bir kanunudur. Buğdayı doğru periyotlar ile uygun koşullarda sulama işlemi yaparsanız hasatınız karlı olur. Yani her ne kadar bazı firma ya da yöneticiler eğitimi zaman kaybı olarak görseler de eğitim gelişim için kuşkusuz ilk kuraldır. Eğitim için kaybedemem dediğiniz bir saat, arıza anında fabrikanıza belki de saatlere mal olacak. Ya da eğitime yatırdığınız x tl eğitim sonrası yapılan inovasyon ile 10x kazanmanıza sebep olacak.
3.Kurum İçi İlişki Yönetimi: Yapılan araştırmalar göre çalışanlar çalıştıkları kurumlardan değil, şeflerinden müdürlerinden yani yöneticilerinden ayrılmaktadırlar. Çalışanlar arası yardımlaşma, yöneticinin çalışanının yapabileceği hata anında onun yanında olacağı temini ile oluşan cesaretlendirme ve yöneticilerle iletişimin samimiyeti ve şeffaflığı ekip içi ilişkide olmazsa olmazları arasında gösterilmektedir.
4.İş Yükü: Yapılan araştırmalara göre; iş yükü ve yoğunluğu iş hayatında en çok kabul gören stres kaynaklarından. Çalışan iş yükü ve karmaşıklığı ne olursa olsun verilen işi yerine getirmekle sorumludur. Dolayısıyla zaman, işi yapmak için gerekli olan kişi sayısı, çalışanın iş için yeterliği gibi durumlardan herhangi biri eksik olduğu durumda çalışan yoğun bir tempo ile çalışmak zorunda kalacak zaman zaman kaliteden ödün verecek zaman zaman kendinden ve ailesine ait olan zamandan fedakarlık yapmak zorunda kalacak. Tüm bunlar çalışanda zaman içinde motivasyon kaybına sebep olacaktır. İş yoğunluğunun yanı sıra işin az olması yani mesai saatleri sırasında çalışanın fazlaca boş vaktinin kalıyor olması da farklı bir stres yaratacaktır.
5.Özerk Olmak: Çalışanın yürütmekte olduğu işte ve kendi sorumluluk alanında sahip olduğu kontrol motivasyon için çok önemlidir. Bu durum genelde kişinin karar verme süreçlerine katılımını sağlanması ile yönetilir. Karar verme süreçlerine dahil olan çalışanların sahiplenme duygusunun, iş tatmininin ve kendisine olan özgüveninin arttığı gözlemlenmiştir.
6.Çalışma Düzeni: Fazla mesailerin düzensizliği ve sıklığı dikkat ve özen gerektiren işlerde kalite düşüklüğüne sebebiyet vereceği kadar çalışanın sağlığını da etkileyebileceği için mutsuz çalışan ve mutsuz ekip oluşmasına neden olmaktadır. Tüm bu sonuçlarla karşılaşılmaması adına haftada 2-3 günün üzerinde fazla mesai yapılmasından kaçınılması önerilmektedir.
7. Madde ismi yok. Katıldığım eğitimde böyle bir madde de yok. Bu maddeyi ben eklemek istedim. Yukarıdaki tüm maddeleri zaman zaman (belki de bulunduğunu koşullarda çoğu zaman) uygulayamıyor bile olsanız kilit nokta karşınızdakinin bir ailesi olduğunu, problemleri ya da sevinçleri olabileceği, bir evi, faklı bir kültürde yetişmiş olabileceği kısacası çalışanınızın bir insan olduğunu hatırlayın. Ve ona veremediğiniz her bir şey için onu anladığınızı hissettirin, onunla konuşun.
Bahsi geçen eğitim linki;
Tarımsal Genetik Mühendisi
4yEda Hanım tecrübelerinizi, önerilerinizi bağlantılarınızla paylaşmanız çok kıymetli. Eminim birilerine ışık olacak ilham olacak ve bir yerlerde birilerinin hayatına dokunacaktır. Paylaşımlarınızı bekliyoruz. Teşekkürler.