Proje Yönetiminde Gizli Narsisizm Etkisi...

Bugüne kadar yapılan araştırmaların çoğu büyüklük taslayan, açık narsist kişiliğe odaklanmıştı. Gizli narsisistler proje yönetimini daha görünmez bir şekilde etkiler çünkü proje yönetim ekipleri onlarla başa çıkmaya hazır değiller. Proje yönetim ekibinin gizli narsisizmle başa çıkmaya hazırlıklı olması gerekir çünkü bu tehlike, başarılı proje yönetimine eşit bir tehdit oluşturmaktadır.

Genellikle narsisistik davranışın gizli veya incelikli bir biçimidir olduğundan tespit edilmesi zor olan Gizli Narsisizm, yetersizlik duyguları ve kontrol ihtiyacıyla karakterize edilen ancak yetersizlik ve aşağılık duygularıyla karakterize edilen Narsistik Kişilik Bozukluğunun bir alt tipidir. Proje yönetiminde, mikro yönetime, ekip üyelerine karşı empati eksikliğine ve eleştiriyle başa çıkamamaya yol açabilir. Proje yönetim ekipleri onlarla çalışırken iletişim, işbirliği ve karar vermede zorlanma gibi zorluklarla karşılaşabilir ki bu da toksik bir çalışma ortamına yol açabilir, ekibin moralinin ve üretkenliğinin azalmasına neden olabilir. Düşük öz saygı, güven eksikliği ve kontrol ihtiyacı ile karakterize olup proje ekibi dinamiklerinde zorluklara neden olur. Pasif saldırganlık, manipülatiflik ve savunmacılık olarak ortaya çıkabilir ve toksik bir çalışma ortamına yol açarak ekibin morali ve üretkenliğinin azalmasına neden olabilir.

Proje Yönetim Ekibi, bir Gizli Narsistle çalışırken bazı gibi zorluklarla karşılaşabilirler. Genelleme yapacak olursak, bunları yedi ana başlık altında toplamak yanlış olmaz. Gizli Narsistler, pasif-agresif davranış, manipülatiflik, savunmacılık, geri bildirime direnç, empati eksikliği, mikro yönetim ve iletişim ve karar vermede zorluk sergileyerek proje yönetimini sabote edebilirler. Bu özellikler ekibin moralinin düşmesine, ekip içi çatışmaların artmasına ve üretkenliğin azalmasına yol açarak projenin başarısını engelleyebilir.

İşyerinde manipülatiflik, kişisel kazanç için başkalarını etkilemek veya kontrol etmek için gizli taktikler kullanma davranışını ifade eder. Bu, insanların duygularıyla oynamak, söylentiler yaymak, çekicilik veya dalkavukluk yapmak veya yalan vaatlerde bulunmak gibi taktikleri içerir ve toksik bir çalışma ortamı yaratıp, ilişkilere ve güvene zarar vererek ekip çalışmasına ve üretkenliğe engel olur.

Pasif-agresif olma, olumsuz duygu veya duyguları açıkça ifade etmek yerine dolaylı olarak ifade etme modelidir ve erteleme, talimatlara uymama, alay etme, somurtma ve mazeret üretme gibi çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Geri bildirime direnç gösterme, iletişim ve karar vermede zorluk gibi özellikler yine toksik bir çalışma ortamı yaratır ve ekibin moralinin düşmesine, çatışmaların artmasına ve üretkenliğin azalmasına yol açarak projenin başarısını engeller. İşyerindeki iletişim ve ilişkilerden dolayı takımın morali üzerinde olumsuz etki yaratıp, toksik bir çalışma ortamına ve ekibin moralinin ve üretkenliğinin azalmasına, güvenin ve işbirliğinin azalmasına neden olur.

Narsistik özellikler sergileyen bireylerin tamamının tam gelişmiş bir kişilik bozukluğuna sahip olmadığını, narsistik kişilik bozukluğu olan bireylerin tamamının bu bozukluğun tüm özelliklerini göstermediğini ve bu bireylerin kendi özelliklerinin farkında olarak dışarıya yansıtmamak için özen gösterdiklerini belirtmek gerekir. Bununla birlikte, gizli narsisizm, özellikle dalkavukluğa meyilli kişilere bakıldığında kişilerarası ilişkiler üzerinde hala önemli bir etkiye sahiptir ve işyerinde başa çıkılması zor bir kişilik özelliği olarak görülmektedir. Bu davranışları sergileyen bireyler, başkalarının saygı görmemesine, değer verilmemesine ve hayal kırıklığına uğramasına neden olarak moral ve iş tatmininin azalmasına neden olur. Ekibin morali üzerindeki olumsuz etki, sonuçta ekip çalışmasını, işbirliğini ve üretkenliği engeller.

İşyeri konuşmalarında üçgenleme, iki kişi arasındaki konuşmaya üçüncü bir tarafın dahil edilmesi eylemini ifade eder. Bu, bir konuşmanın dinamiklerini kontrol etmek için manipülatif bir taktik olarak kullanılır ve iletişim ve ilişkiler üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir. Üçgenleme kafa karışıklığı yaratarak, söylentilerin yayılmasına neden olur ve güvene zarar vererek moralin ve üretkenliğin azalmasına neden olur. Bireylerin üçgenlemenin ne zaman gerçekleştiğini fark etmesi ve bunu doğrudan ele alması çok önemlidir.

"Mağduru oynamak", durum ne olursa olsun, bireyin kendisini mağdur olarak tasvir ettiği bir davranış biçimidir. Bu, Gizli Narsistlerin eylemlerinin sorumluluğunu üstlenmekten kaçınmalarına ve suçu başkalarına yüklemelerine olanak tanır. İşyerinde mağduru oynamayı sıklıkla kullanan bireyler çatışmalara neden olur, moralleri düşürür ve ekip çalışmasına engel olur. Birisinin mağduru oynadığını fark etmek ve bunu doğrudan ele almak bireyler için önemlidir. Açık iletişimi ve olumlu bir çalışma ortamını teşvik etmek, bireyin mağduru oynamasının olumsuz etkisini azaltmaya yardımcı olur.

Sonuç olarak, manipülatiflik, pasif-agresif davranış, üçgenleme ve mağduru oynanması, çalışma ortamı, iletişim ve işyerindeki ilişkiler üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir. Bu olumsuz davranışlar çatışmalara neden olabilir, morali ve güveni azaltabilir, ekip çalışmasına ve üretkenliğe engel olabilir. Bireylerin bu davranışları tanıması ve bunları doğrudan ele alması, net sınırlar koyması ve olumlu bir çalışma ortamını teşvik etmesi önemlidir.

Manipülatiflik ve pasif-agresif davranışlarla baş etmek için bazı denenmiş stratejileri uygulamak yerinde olacaktır;

1. Davranışı doğrudan ele alarak bireyle yüzleşmek ve eylemlerinin ekibi nasıl etkilediğini ifade etmek,
2. Açık sınırlar belirlemek ve işyerinde saygılı ve profesyonel davranışlara ilişkin beklentileri iletmek,
3. Profesyonelliği korumak, olumsuz veya misilleme niteliğinde davranışlarda bulunmaktan kaçınmak ve bunun yerine sakin ve profesyonel bir şekilde yanıt vermek,
4. Olayları belgelemek, gelecekte başvurmak üzere olayların ve davranışları kayıt altına almak,
5. Sorunu ele alma konusunda rehberlik ve destek için bir yönetici, İK yetkilisi veya dışarıdan tarafsız bir arabulucu ile konuşup destek istemek,
6. Olumlu bir çalışma ortamını teşvik edip ekip üyeleri arasında açık iletişimi, ekip çalışmasını ve işbirliğini teşvik eetmek. Çözümlere odaklanıp, olumsuz davranışlar üzerinde durmak yerine çözüm bulmaya ve çalışma ortamını iyileştirmeye çalışmak.

Genel nüfusun yaklaşık %6'sının da, narsisizmin hem gizli hem de açık biçimlerini içerebilen narsisistik kişilik bozukluğuna sahip olduğu tahmin edildiği bilgisini de verdikten sonra ekip üyelerinin ayna karşısına geçmesinin faydalı olacağı kanaatindeyim...