Türkiye’deyim gitmiyorum

Türkiye’deyim gitmiyorum

Hürriyet'ten Vahap Munyar'ın Murat Ülker ile yaptığı Röportaj. Okunması gerekir diye düşünüyorum.

25 Nisan 2018

Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, 6.5 milyar dolarlık kredi borcu yapılandırmasına ilişkin, “Kısa vadeli 400 ayrı kredi borcumuz vardı. Bunların hepsini kapatıp uzun vadeli tek borca indirmek istedik. Bankalar, ‘Varlıklarım 6.5 milyar dolarlık borcun tamamını kapatır, üstüne de bana 15 milyar lira kalır’ deyince ikna oldu” dedi. Ülker ayrıca Türkiye’de olduğunu ve kovsalar bile gitmeyeceğini de söyledi.

YILDIZ Holding’in bankalara 6.5 milyar dolarlık kredi borcu pazarlığına ilişkin mektubu göndermeden 5-6 ay önceydi. Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, şirketteki kurmaylarıyla durum değerlendirmesi yaptı:

- Şirketlerimizin bankalardan kullandığı 400 ayrı kredi var. Hemen hepsi spot ve rotatif krediler. Yani, vadeleri 6 ay ile 1 yıl arasında değişiyor. Yani, günde 1’den fazla krediye denk geliyor. Bu kredilerin vadelerini uzatmak için bir formül bulmalıyız.

Ülker, borçlarının vadesini uzatma arayışını bankalara nasıl anlatacağını düşünürken, geçmişte adı Emlak Bankası ve Egebank’la çok anılan avukat Aydoğan Semizer’le yolu kesişti. Bu operasyon için danışman seçtiği Semizer’in ilk tavsiyesi şu oldu:

- Öncelikle bankalara, “Biz kredi taksitlerini ödemeyi durduruyoruz” diyeceksiniz. Ödemeye devam ederken masaya oturursanız, her banka kendi ödemesinin sürmesini ister. O zaman da hedeflediğiniz sağlıklı sonuca ulaşamazsınız.

Alacaklı bankalara mektup gönderildi, görüşmeye oturuldu. Ülker ve ekibi tabloyu kendi pencerelerinden açtı:

- 6.5 milyar dolarlık 400 ayrı kredi bizim için indefinite (belirsiz) bir durum yaratıyor. Tamam, ülkemizde kredi sistemi böyle çalışıyor ama bu da uzun vadeli önümüzü görmemizi zorlaştırıyor. Kredilerin vadesini uzatmamız gerekiyor.

Ülker ve ekibi, şu formülü ortaya koydu:

- Biz şirketlerimizin hepsinin borcunu Yıldız Holding’te topluyoruz. Borçlu tek muhatap Yıldız Holding olacak. Siz bize uzun vadeli 6.5 milyar dolar kredi açın. Bankalarınıza olan kısa vadeli borçlarımızı kapatalım. Yıldız Holding uzun vadeye yayılan tek borcu size ödesin.

Bir büyük bankanın genel müdürü itiraz etti:

- Bu uygulamaya başlarsak başka gruplar için de kapı açılır.

Ülker şu yanıtı verdi:

- Bizim 3 yıllık kredilerin faizini ödeyebilecek kaynağımız var. Ancak, 3 yıl sonra gelip size “Deniz bitti, ödeyemiyorum”demem daha mı iyi olur. Bu işi sürdürülebilir hale çevirmek lazım.

Ardından ekledi:

- Bakın beyler, 55’i Türkiye’de, 80 tane fabrikam var. Varlıklarım 6.5 milyar dolarlık borcun tamamını kapatır, üstüne de bana 15 milyar lira kalır. Önemli olan sistemi sağlıklı çalıştırmak. Bankaların önceliği işi canlı tutmak olmalı.

Bir başka büyük bankanın genel müdürü söz aldı:

- Biz borçlarınızı yeniden yapılandırmaya varız.

Bir büyük banka daha bu formüle sıcak baktı:

- (...) bankası konsorsiyum lideri olsun. Yıldız Holding’e 6.5 milyar dolarlık sendikasyon kredisi açalım.

Konsorsiyumu oluşturan bankalar, 6.5 milyar dolar için vadeyi de belirledi:

- 4 yılı sadece faiz ödemeli, 8 yıl vade olacak.

Derken alacaklı 15 banka aynı noktada buluştu:

- Uzun vadeli krediden payımıza düşeni devreye almak üzere işlemleri başlatıyoruz.

Gergin başlayan görüşmelerin ardından ulaşılan aşama Murat Ülker’i memnun etti:

- Bankalar çok anlayışlı ve yapıcı oldu...

Yıldız Holding’in yurt dışındaki uzun vadeliler dahil, 9 milyar dolar borcunun olduğu, 6.5 milyar dolarlık bölümü için yeniden yapılandırma istediği ilk duyulduğunda tedirginik yarattı...

Şimdi, 6.5 milyar doları 8 yıl vadeye yaymaya dönük anlaşmayı işlem aşamasına getiren Ülker rahatlamış görünüyor...

Bu durum, bankaların en güçlü şirketleri bile “kısa vadeli krediye boğmaması”gerektiğini ortaya koyuyor.

ŞOK’U HALKA AÇIYORUZ

MURAT Ülker, borç yeniden yapılandırma görüşmeleri sürerken, bünyelerindeki Şok Market zincirini halka açılma çalışmalarının da bir yandan devam ettiğini aktardı:

- Oradaki danışman 

3 banka, “Bize neler olduğunu anlatın, aksi hale Şok’un halka açılması sürecini yönetmeyiz” dediler. Zaten Şok’un her detayını biliyorlardı. Yıldız Holding’i ve diğer şirketlerimizi de inceleyip, Şok’un halka açılabileceğine kanaat getirdiler.

Şok’un halka açılmasından sağlanacak kaynağı ne yapacaklarını sordum, anlattı:

- Şok, her yıl yüzde 30’lar civarında büyüyor. Örneğin bu yıl 1000 yeni dükkan açacak. Sermaye açığı vardı, biz kapattık. Halka açılma ile sağlanacak kaynağı sermayesine ekleyecek. Dönüp Yıldız Holding’e borcunu ödeyecek. Biz de oradan gelecek parayı borç ödemeye yönlendireceğiz.

RAHMİ KOÇ SORDU: LONDRA’DA MI YAŞIYORSUN MURAT BEY

YILDIZ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, varlıklarının önemli bölümünü yurt dışına taşığı yolundaki izlenimlere öncelikle şu yanıtı verdi:

- Varlıklarımın 4’te biri, yani yüzde 25’i yurt dışında... 80 fabrikam var... 55’i Türkiye’de... Toplam 60 bin personelimizin 40 bini Türkiye’deki şirket ve tesislerimizde çalışıyor. Ülkemde her yıl 4-5 bin yeni istihdam yaratıyorum.

United Biscuits, Godiva ve Ülker’i sinerji için İngiltere merkezli Pladis çatısı altında topladıklarını anımsatıp, bu durumun yanlış anlaşıldığını savundu:

- Rahmi Koç bile bana, “Artık Londra’da mı yaşıyorsunuz Murat Bey?” diye sordu. Kendisine, “Ben Türkiye’deyim, bir yere gittiğim yok” cevabı verdim.

 Bunu anlattıktan sonra ekledi:

- Kovsalar gitmem...

HAVA GÜNEŞLİYKEN ŞEMSİYE İSTEDİM

MURAT Ülker, kredileri yeniden yapılandırma operasyonunu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’le görüştüğünü belirtti:

- Sayın Şimşek, “Piyasalar genelde iyi. Bütün dünyada iyi” dedi. Gelecekte ne gördüğünü sordum. “Yazdan sonra mutlaka kış gelir ama zamanını bilemem”cevabı verdi.

Şimşek’in “Kredi yeniden yapılandırma işi nereden çıktı?” diye sorduğunu aktarıp, sürdürdü:

- Kendisine 400 dolayında kredimizin vadelerinin 6 ay ile 1 yıl arasında değiştiğini anlattım ve ekledim: “Hava güneşliyken şemsiye edinmek istedim. Malum, yağmur yağınca kimse şemsiye vermiyor.”

YURT DIŞI MARKALARA TÜRKİYE’DE 500 MİLYON DOLARLIK ÜRETİM YAPILIYOR

MURAT Ülker, sohbet için buluştuğumuzda yanında getirdiği başta İngiltere olmak üzere yurt dışında ünlü olan markalarını gösterdi:

- Türkiye’deki tesislerimizde Godiva ve United Biscuits’e üretim yapıyoruz. Silivri’deki fabrikayı 1.5 yıl önce bu amaçla sıfırdan devreye aldık. Şu anda yurt dışındaki markalarımıza ülkemizde yaptığımız üretimin cirosu 500 milyon doları buluyor.

Söz konusu ürünlerin 

Ar-Ge’sinin de Türkiye’de yapıldığını belirtti:

- Yani, yurt dışındaki markalarımız ülkemizde yatırım, istihdam ve ihracat yaratıyor.

Yorumları görmek veya yorum eklemek için oturum açın

Diğer görüntülenenler