TECRÜBE PAYLAŞIMI / REEL SEKTÖR ŞİRKETLERİ İÇİN BASİT FİNANSAL ANALİZLER

Öncelikle belirteyim ki; ben bir iktisatçı veya finansçı değilim. Sadece 30 yıllık bir mühendis ve uzun yıllar reel sektörde üst pozisyonlarda görev yapmış eski bir yöneticiyim. Hala hazırda kendi işimle oyalanıyorum:) ve arada tecrübe paylaşımı yapsam belki birilerine katkım olur dedim.

İş yaşamında çoğu kişi deli bir koşuşturmaca içinde ve büyüme telaşında. Yöneticilere, yönetici adaylarına ve işletme sahiplerine, şirketlerinin bilançolarını dikkatlice okumalarını ve aşağıdaki basit hesaplamaları periyodik olarak  yapmalarını öneririm.

Ben daima faydasını gördüm finansal analizlerin. Kendi gerçeklerinizi biliyorsunuz ve kendinizi aldatmıyorsunuz en azından ve şirketinizin geleceğini daha emniyetli olarak planlama şansınız oluyor. 

Kolay gelsin ; 

CARİ ORAN: ( Dönen Varlıklar /Kısa vadeli Yabancı Kaynaklar )

Genel olarak bu oranın 2 olması istenir. Gelişmekte olan ülkelerde likiditenin çok yüksek olmaması ve kurumsal yetersizlikler nedeniyle cari oranın 1.5 olması kabul edilebilir.

ASİT TEST ORANI : (Hazır Değerler + Menkul Kıymetler + Alacaklar ) / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar 

Cari oranı tamamlayan bir orandır. Bu oranın hesabında paraya çevrilmesi zaman alabilecek değerlere yer verilmediğinden, cari orana göre daha hassas bir ölçü olarak kabul edilmektedir. Tecrübeler sonucu % 100 olması yeterli kabul edilmektedir.Anlamı firmanın, kısa süreli alacaklarının tamamını tahsil ettiği taktirde, stoklardan satış yapmasa bile kısa vadeli yabancı borçlarını ödeyebileceğidir. Likidite oranının % 100’den düşük olması durumunda, söz konusu firma, stoklarını kısa sürede paraya çevirip, borçlarını karşılamakta kullanma imkanına sahipse oranın % 100’den küçük olması sorun doğurmayabilir. Ayrıca alıcı sipariş avansları ile çalışan dolayısıyla yabancı kaynaklarının bir kısmını stokları ile ödeyebilecek firmalarda bu oran % 100’den düşük olabilir. Ülkemizde firmalar finansal olarak genelde kısa vadeli yabancı kaynakları kullandıklarından, likidite oranının ülkemiz şartlarında % 65- % 80 olması kabul edilir.

KALDIRAÇ ORANI : ( Toplam Yabancı Kaynaklar / Aktif Toplamı )

Kaldıraç oranı, işletme varlıklarının yüzde kaçının yabancı kaynaklarla ( borçlarla ) finanse edildiğini gösterir. Oranın yüksek olması, kredi verenlerin emniyet marjının dar olduğu ve geri ödemede sıkıntıya düşebileceği anlamına gelir. Bu arada oranın yüksekliğinin işletmeye sağlayabileceği faydalarda vardır. Bu durumda firma, az bir sermaye ile daha fazla kaynak kullanımını elde edebileceği gibi, faaliyetinden sağladığı kar oranının yabancı kaynak maliyetini aştığı durumlarda da finansal kaldıracın (yabancı kaynağın, kullanıldığı alanda sağladığı getirisinin, maliyetinden fazla olması ) olumlu etkisinden faydalanma imkanı da elde eder. Batı ülkelerinde bu oranın % 50’nin üstüne çıkması tehlike sinyali olarak yorumlanmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde ise öz sermaye sağlama konusundaki güçlükler nedeniyle % 50’nin üstünde oluşunu ( aşırı olmamak kaydıyla) normal karşılamak gerekir.

ÖZSERMAYE ORANI : ( Öz kaynaklar / Aktif Toplamı )

Kaynakların yüzde kaçının firma sahiplerince sağlandığını gösterir. Bu oranın yüksek olması işletmenin mali gücüne işaret eder.Burada öz kaynak ve yabancı kaynak arasında belli bir dengeyi kurmak , risk ve işletme karlılığını korumak , arttırma sırasında bir denge sağlamak önemlidir. Ekonomik kriz dönemlerinde bu oranın yüksek olması avantajdır.

BORÇLANMA KATSAYISI ORANI : (Toplam Yabancı Kaynaklar / Öz kaynaklar)

Bu oran işletmenin borçlanarak sağladığı kaynak ile işletme ortaklarının oluşturduğu öz kaynak arasındaki ilişkiyi gösterir. Bu oranın 1 olması öz kaynağın yeterliliğini gösterir.2’ye çıkması işletmeler için olumsuz yönde bir alarm olarak düşünülebilir.

KISA VADELİ YABANCI KAYNAK ORANI : (Kısa vadeli yabancı kaynak / Aktif toplamı )

Bu oranın % 33’ü aşmaması istenir.

Yorumları görmek veya yorum eklemek için oturum açın

Diğer görüntülenenler