Bakış Açısı ve Seçimler: "Külkedisinin Ayakkabısı"
Pazartesi ve Salı günü olan Peryön İnsan Yönetimi Kongresi’nde Uluslararası Koçluk Federasyonu için gönüllü bir stant görevlisiydim. Buradaki paylaşımım kongredeki değerli konuşmalardan ziyade, kongre bitimi yaşadığım bir farkındalık üzerine…
Kongre sonunda, Haliç Kongre Merkezi’nden çıktığımda bir saat içinde önce eve uğramam, sonra da doğaçlama tiyatro atölyeme yetişmem gerekiyordu. Benim için fiziksel anlamda yorucu bir gün olmuştu. Dizim sakatlandığından ve eskiden yüzüne bakmadığım spor ayakkabıların aslında en yakın dostum olduğunu fark ettiğimden beri nadiren giydiğim topuklu ayakkabılarımlaydım. Kongreden çıktığımda, taksi kuyruğu ufuk çizgisine doğru can alıcı kıvrımlarla uzanıyordu. Cep telefonumun da şarjı bitmişti. “Şehir Hayatındaki Modern İş Kadınının Kâbusu” ya da “Kaderin Sillesi!” isimli filmlerden birini yazabilirdim. Sonuçta şikâyet etmeyi, evrenin adaletsizliğine küfretmeyi hangi ego sevmez?!
Taksi kuyruğuna yanaştım, bir iki insanla sohbet edip çeşitli optimizasyon girişimlerinde bulunduktan sonra dilediğim sonucu alamadım ve ilk seçimimi yaptım: Uzun bir süre uflayarak puflayarak bekleyebilir, kendi kendime söylenebilir, “Tanrım Neden Ben!’” diye haykırabilirdim. Ya da etki alanıma ve alternatiflerime bakıp, değiştirebileceğim bir şey varsa değiştirmeyi, yoksa kabullenip bu vakti keyifle geçirmeyi seçebilirdim. İkincisini seçtim. Zira başka bir alternatif buldum ve 600m uzaklıktaki otobüs durağından kısa bir süre içinde evime doğru güle oynaya, kitap okuya okuya ilerledim.
Otobüsten, evime yaklaşık 20dk (topuklularla 30dk) yürüme mesafesinde indim. Uzun zamandır topuklu ayakkabılar üzerinde engebeli yollardan yürümediğim için biraz zorlandım. Yolu yarılamışken bir anda sendeledim. Ayakkabımın birinin tabanı tamamen kopmuştu ve ayakkabının önü bir balina ağzı gibi açılıp kapanıyordu. O an ikinci seçimimi yaptım: Uzun bir süre uflayıp puflayabilir, kendi kendime söylenebilir, “Tanrım Neden Ben!” diye haykırabilirdim. Ya da bu durumla eğlenebilir, beni eve kadar götürecek bir alternatif üretebilir ve bununla ilgili bir öğrenme bile yaşayabilirdim. İkincisini seçtim. Oradaki bakkaldan bir lastik rica edip ayakkabımı lastikle bağladım (…ki bence böyle bir moda olmalı! Renkli lastiklerle tutturulmuş ayakkabılar mesela), evime ulaştım ve bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Dilersek günlük hayatta karşılaştığımız engelleri sorunlaştırabilir, hayatımızın merkezi haline getirebilir ya da bizde yarattığı negatif duyguları inatla sürdürmeye devam edebiliriz. Bazen buna ihtiyaç duyabilir ya da bundan bir katkı da sağlayabiliriz belki. Ancak bunun bir seçim olduğunu ve ruh halimizi, bakış açımızı değiştirmeyi seçebileceğimizi de bilmemiz önemli.
Koçluk, karşınızdaki soruna, iyileştirmek istediğiniz duruma; yani o anki “konunuza” farklı bir bakış açısından bakmanızı sağlar. Bu bakış açıları, kişiye hayatının farklı bir anındaki duygu durumunu, iyi bir deneyimini, tatil ruh halini, başka bir kimliğindeki kaynaklarını hatırlatarak ya da bir çağrışımla yaratılabilir. Deneyimlediğiniz bakış açılarından sizinle en ahenkli olanın hangisi olduğunu size buldurtur. Bu seçimle birlikte hangi eylem ve hislere evet ve hayır diyeceğinize karar verir ve taahhütte bulunursunuz. Bunu alışkanlık edinmeye başladığınızda da içselleştirir, otomatik olarak dâhil edersiniz hayatınıza… Benim kendimle ilgili farkındalığım ise, bakış açımı değiştirme yetimi içselleştirmeye başladığıma dair bir sevinç, gurur, heyecan oldu.
Bakış açıları ve seçimler yalnızca hayatımızdaki dönüm noktalarında, karar verme anlarında ya da sıkışmışlık durumlarında değil, yaşadığımız her an bize kılavuzluk edebilirler. Günlük hayatınızı, hayat amacınıza yönelik yaşamak adına bilinçli farkındalıkla seçimler yaptığınızda sizin için neler mümkün?
Bir ayakkabıdan bile kendimize dair bir farkındalık çıkarabilir miyiz?
Sevgiler,
KÖK Kariyer'de Kariyer Danışmanı
9yGüzel bir deneyim... Hayat her zaman karşımıza sürprizler çıkarabiliyor..Mesele onlara karşı bizim nasıl yaklaştığımız.. Problemler aslında farkında olmadığımız fırsatlardır...
PCC, Professional Coach and Positive Psychology Specialist, Netexpat Coach, Sharpist Business Coach, Amplity Health Facilitator, SparkUs Coach, BetterUp Associate Coach
9yÇok doğru Koray. Karşılaştığımız bu durumların yaratıcılığımızı tetiklediklerini düşünüyorum Melda=) "Problemler, cevaplanmayı bekleyen sorulardır."
Co-Founder at TASALANMA TASARLA blending design thinking with sustainability
9ySevgili Deniz, benzer bir ayakkabı vakasını yaşamış ve sorunu ataçlar ile (benimki açık bir ayakkabıydı) çözmüş biri olarak yalnız olmadığımı hissettiren harika bir yazı. Sevgiler