Dijital Anne-Babalık
Dijital anne-babalık son zamanlarda alıştığımız, öncesinde garipsediğimiz şimdilerde ise kanıksamak zorunda kaldığımız bir sosyal durum haline geldi.
Şimdilerde 0-5 yaş çocuklarının birer facebook hesabı olması, bir whatsapp grubunun ismi olması hatta ve hatta fotoğraflarımızın altına konuşamayan bebeklerin “abla çok güzel çıkmışsın” yorumlarına şaşırmıyoruz.
Peki ne değişti son 1-2 yılda?
Araştırmalara göre Amerikan ebeveynleri yeni teknolojilere hızla uyum sağlarken ailelerini bir arada tutmanın yolu olarak her güne bir post politikasını yürürlüğe koydu. Bu yeni sosyal anne-baba kitlesi çocuğunun doğumgünü için fikirleri Pinterest’ten araştırırken, tableti ile online alışveriş yapıyor, geniş aile yemekleri için daha önce hiç kimsenin yapmadığı farklı tarifleri indiriyor, sevdikleri blogger’ların, sanatçıların yeni saç stillerine yorum yapıyorlar.
Onlar için teknoloji oyunu değiştiren öge! Amerikada %41 oranı ile ev içinde wifi’a bağlı araçların sayısı 5 ve üzeri. Kendilerini sosyal olarak var etmeyi seçiyorlar.
Punchbowl’un yaptırdığı araştırmaya göre; online dünyada yer alan kadınların neredeyse %50’sinin çocuğu var. Bu annelerin %70’i ise teknolojinin onları daha iyi anne yaptığı görüşünü savunuyor.
Tüm bu yeni gelişmeler tüketici markaların “Annenin sevdiği marka” rölünü elde etme yarışı pazarlamanın yeni yöneldiği “Dijital Anne” segmentini ortaya çıkarıyor. Nielsen ve Edison Research araştırmalarında ise her ne kadar ciddi bir cabaları olmasına karşın markaların dijital anneleri anlayamadıkları sonucu ortaya çıkıyor.
Markalarla etkileşimde olmayı seven onları timeline’larına dahil etmekten hoşlanan bu yeni sınıf için Comscore’dan gelen veri %70’inin bir ürün ya da marka ile ilgili sosyal medyada yorum yapmaktan çekinmedikleri yönünde.
Geneli görmek için uzağa gitmeden evlerimizden başlayabiliriz... anne babaların sosyal medya kullanımında çocuklarını geçtiği bir döneme girmiş bulunuyoruz. Çoğu zaman aile içi yapılan etkinlikte velilerin “yeni çocuk” rolünü üstlenmeleri ve masada / televizyon karşısında / kafede candy crush’ın son etabını geçmeyi ya da tarlasındaki son domatesleri toplanmayı kendilerine amaç belirlediği bir gerçek.
Amerika’da eMarketer’ın yaptırdığı araştırmada Annelerin %62’sinin oyun konsolu kullandığını görüyoruz. Kemerlerinizi bağlayın... artık “dur şu etap bitsin geliyorum” cümlesi sadece çocuklara ait değil.
Bu durum kitle toplumu kuşak dinamikleri ile ilgili bir soruyu da beraberinde getiriyor. Son yıllarda üzerine makaleler yazılan, sosyolojik olarak incelenen X & Y nesilleri birbirine mi dönüşüyor? Daha bireyselci ve otorite tanımayan Y nesli bu özelliklerini teknolojiye açılmaları ile beraber X nesil ebeveynlere aktarıyor olabilir mi?
Belki de Y kuşağı farkında olmadan yarattığı bu yeni “dijital frankenstein” karşısında empati yapma fırsatı bularak, karşısında başı önde ekranlara bakarak saatler geçiren, multitask yeteneklerini geliştirmiş aileler karşısında “ben bir şey anlatmaya çalışıyorum” tarafına geçerler.
Markalar için de bu yeni düzende samimiyet ve içtenlik Y kuşağının konusu olurken, dijital pazarlama kalıpları, taktikleri X kuşağına yoğunlaştırılabilir.
Zaman gösterecek...
Aslı Balkan