Pandora'nın "Oluklu Mukavva Kutusu"
Efsaneye göre Prometheus, Tanrı Zeus’tan gizlice ateşi çalarak insanlığa verir.
Zeus, bu duruma çok öfkelenir.
Zeus, Prometheus’un ayağında zincir halkalarının kalmasını sağlayarak onu sonsuza kadar cezalandırılmış olur.
Zeus, insanlardan da intikam almak istemektedir.
Bu yüzden, Pandora’yı yaratır. Pandora, Antik Yunan’da ilk kadın olarak kabul edilir. Zeus, Tanrıçalar gibi güzel olan Pandora’yı, Prometheus’un ikizi olan Epimetheus‘a bir kutuyla birlikte gönderir. Ancak, kutuyu açmasına izin yoktur. Epimetheus, onu evine alır ve ertesi gün onunla evlenir. Kutuyu, merak edip açan Pandora, istemeden insanlar arasına mutsuzluğu salmış olur.
Antik Yunan mitolojisindeki bu efsanede geçen kutunun, oluklu mukavvadan yapılmamış olması, sonucu etkiledi mi bilinmez ama oluklu mukavva kutular, sadece ürünleri korumak, taşımak ve tanıtımını yapmakla kalmaz, hayatın farklı anlarındaki değişik duygularımıza da eşlik eder.
Hatta bazı duyguların meydana çıkmasına doğrudan sebep olur.
Gün gelir, çok acıkan birisinin yolunu dört gözle beklediği pizzayı sıcacık ve hijyenik halde getiren bir kutu olur. Mutluluk verir, keyif verir, haz verir.
Gün gelir, işinden ayrılan bir çalışanın, masasındaki özel eşyalarını koyduğu bir kutu olur. Üzüntü verir, kaygı verir.
Yağmurlu ve soğuk bir günde, bir kedi ile yavrularına barınak olur. Güven verir, huzur verir.
Bir başka gün, evini taşıyan insanların, önem verdiği eşyalarını korusun diye içine koyduğu kutu olur. Taşınılacak olan yeni ev ile ilgili duyulan endişe, merak ve heyecan, oluklu mukavvanın üzerine siner.
An gelir, bir yelpaze olur. Mangal keyfi yapmak isteyenin elinde kömürü kor yapar. Keyfe ve hazza ortak olur.
LinkedIn tarafından öneriliyor
An gelir, bir pankart olur. Taşıyanın mesajını iletir. Yerine göre, umut ya da öfke, yerine göre de coşkunluk ve heyecan yayar.
Zaman olur, karşılamaya gelenin elinde, beklenen yolcunun ismini büyük harflerle fısıldar.
Zaman olur, bir sokak müzisyeninin bahşiş kutusu yerine geçer. Ezgilerin arasında, bozukluklarla keyif çatar.
Bazen, internetten sipariş ettiği ürünü sabırsızlıkla bekleyen birisinin, kapısını çalan kargo çalışanının elindeki kutudur. İtinayla açılır. Merak ve heyecan uyandırır. Rahatlama duygusu verir.
Bazen de, evsizlerin gece uyurken altına serdiği mukavvadır. Yatak olur, döşek olur. Yalnızlık, endişe ve keder, oluklu mukavvanın oluklarının arasına saklanır.
Bir gün, hediye kutusu olur. Alanı, önce şaşırtır, sonra da sevindirir
Ertesi gün, küçük bir çocuk için maket oyun evi olur. Renkli boyalarla boyanır. Çatısıyla, kapısıyla, içerisinde çocuksu düşler barındırır. Minik penceresinden merak, heyecan ve sevinç taşar.
Oluklu mukavva, hayatımızın içinde yer alır ve önemli roller üstlenir.
Günlük hayatta çoğunlukla, sebze/meyve kutusu, buzdolabı/fırın/televizyon kutusu, et/tavuk/balık kutusu, bisküvi/gofret/içecek kutusu olarak karşımıza çıkar. Bazen de, seramik kutusu, mobilya kutusu, tütün kutusu, ilaç kutusu ya da çiçek kutusu olarak gözümüze çarpar.
Oluklu mukavvanın, hissetmemize sebep olduğu duyguları yakalamak için özel bir çaba sarf etmek gerekmez. Her an, farklı yerlerde karşımıza çıkarak, pek çok değişik ihtiyacımızı karşılayan oluklu mukavvanın, nerede ve nasıl işe yaradığını sadece fark etmek yeterlidir.
Yazar Adı : (Muharrem Aytaçoğlu) ve kaynak: (www.mayt.net)