FMCG (Hızlı tüketim) öldü. Çok yaşasın, hayatı hızlandıranlar!

Herkese merhabalar, Yeniler… bülteninde işlerinize, markalarımıza ve kariyerimize ilham olacak, bir harekete vesile olabilecek yeni perspektifleri, yeni fikirleri ve yenilenmeleri paylaşıyorum. Tekrar hoşgeldiniz.

Bu hafta, bakalım birlikte, sizde, işinizde veya çevrenizde nasıl kıvılcımlar yakacağız

FMCG öldü. Çok yaşa EFLG

Yenilenen bakış açıma göre, bir marka, “Hayata karışabildiği kadar güçlüdür.” Geçen hafta paylaştığım, “Hayata Karışan Markalar” sunumunda, Starbucks’ın bende çağrıştırdığı bir örneğe yer vermiştim.

Starbucks: Kendisi, kahve ve içecek satar. Ve daha çok kahve satmaya çalışır.

StarbucksxYou: Starbucks'ın kahvesiyle yapabileceklerinizdir. Starbucks kahvesi burada deneyimin parçasıdır. Bu alan, Starbucks'ın kahveyi satmasından sonra başlar. (Pazarlama, pazarlamanın bittiği yerden başlar) Kahveyi aldın, şimdi kahveyle birlikte ne yapacağız? Onu nasıl buluşmalara, nasıl yenilenmelere, nasıl dedikodulara, nasıl flörtlere, nasıl yeni tadlara dönüştüreceksin?

Kahve satmak, bir tüketim işidir. Sınırlıdır

Kahve ile birlikte yapılabilecekler ise sınırsızdır. 

Markanın daha çok bardak kahve satması, StarbucksxYou'da derinleşmesi, ikna edici olması, daha çok ve daha çeşitli şekillerde hayata karışmasının mümkün olmasının sonucudur.

Geçen hafta, Istanbul Modern’de Olafur Eliasson’un sergisine gittim. Olafur, sergide, basitçe diyor ki, sergideki olay, burada sergilenen eserlerin kendisi değil. Sergilenen eserler tek başına tamamlanmamış. İnsanlar aralarında gezdikçe, insanlar şaşırdıkça, insanlar eserlerle dans edip selfie çektikçe eserler tamamlanıyor. Yani, Olafur’un sergisinin sergi olabilmesi için biz gerekiyoruz. Bir anlamda, sergi sadece Olafur’un sergisi değil aynı zamanda Olafur ile benim, senin, hepimizin ortak sergisi. 

Odak noktası'nın tüketim olmanın ötesine geçtiği yeni bir dünyadayız.

Bu dünyada insanlara, tüketici demeye devam edebilir miyiz?

Tüketim ürünleri işindeyiz diyebilir miyiz?

Nietzsche'nin “Tanrı öldü” demesi gibi, bugün ben de “FMCG öldü”, başka bir deyişle "Hızlı tüketim ürünleri sektörü" diyorum. Hızlı tüketim ürünleri yerine, Yaşamı hızlandıran ürünler (Fast living Goods) veya Hızlı yaşam ürünleri gibi  EFLG - Essential Fast-Living Goods tanımlarını öneriyorum.

Bir zamanın otomobil şirketleri nasıl ki şimdilerde mobilite’ye dönüşmekteyse (yarın dönüşecekleri hali de sunumumda adlandırdım, merak edenlere); bugünün hızlı tüketim ürünleri markaları (FMCG) da kendilerini "hayatı hızlandıran ürün" markaları olarak kendilerini yeniden tanımlayacaklar. HIzlı tüketim ürünleri olarak kalmaya devam edenler işlerin, kendilerinin tükeneceğini düşünüyorum.

Bu yazı sadece FMCG alanında olanlar için mi?

Hayır, 

Hepimiz için.

Örneğin, 

Product (Ürün yönetim) departmanlarınız var mı?

Var 

Product (Ürün yönetimi) departmanları ne yapar?

Ürünü geliştirir, ürüne yeni değer önerileri ekler vb.

Artık ne yapmalı?

Ürün vizyonunu ürünün ötesine taşımalı. ÜrünxMüşteri birlikte yapabilecekleri şeylerin tasarımı, zenginleştirilmesi, keşfi, parlatılması vb. de sizin kapsama alanınıza girmeli. 

Bunu bir düşünelim. 

Bu bakış açısıyla nasıl yeniden organize olmalısınız?

Eğer sizin de “sizinmarkanızxherkes” gibi bir söyleminiz olsaydı, bu size nasıl yeni alanlar açardı?

Ne dersiniz? Düşüncelerinizi merak ediyorum. Bu fikirden yola çıkarak, "Ben x Siz" ne yapabiliriz?

Sosyal Medyadaki İsmimde Neden & Var?

Linkedin buna izin vermiyor ama diğer sosyal medya hesaplarında, ismimin sağına "&" işareti ekledim. Neden & işaretini eklediğim, bu yazıyla biraz netleşmiştir. Olay ben değilim, ben ve sizin birlikte yapabilecekleri, sizden beslendiğim ben, bana ilham veren sizi de kapsamak için adımın sağına "&" işareti ekledim.

Trend Raporları Paylaşımlarımı Takip Ediyor musunuz?

Trend Raporları sayfasında son çıkan Trend raporlarını arşiv olması ve bize ilham vermesi için tek bir sayfada paylaşmaya devam ediyorum. Yeni raporlardan da haberdar olmak için sayfayı takip edebilirsiniz

İlhamOlsun'da bu hafta neler var?

İlhamOlsun'da her haftasonu, bağlantısal dünyanın hayatımıza katabileceği yenilikleri paylaştığım haftalık bir bülten hazırlıyorum. Şimdiye kadar 140 bültenin içinde 300'den fazla zamansız ilham var. Arşivden tamamına ulaşabilirsiniz.

Bu hafta İlhamOlsun'da iki ilhamımız var. Bu hafta ilhamOlsun'da, her yaptığımız işin içinde gizlenen fırsatları ve bahaneleri stratejik bir dost olarak kullanmak üzerine iki ilhamımız var. Şİmdiden ilhamOlsun. Abone olup, arkadaşlarınızla paylaşabilirsiniz.

Yeniler...'de olduğunuz için teşekkür ederim. Arşivde de, işinize ilham verecek hazineler bulacaksınız. Siz ve ben birlikte yapabileceklerimiz konusunda her zaman bana ulaşabilirsiniz.

Sevgilerimle

Özgür Alaz